26 Haziran 2021 Cumartesi

5. Heritage İstanbul Fuar ve Konferansı-Yılmaz Parlar

   Kültürel Mirasdaki Toplumsal Yaramız

23-25 Haziran tarihleri arasında İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında düzenlenen 5. Heritage İstanbul Fuar ve Konferansında yapılan Kültürel miras  bilgilendirme sunumlarda acı gerçekler yüreklerimizi burkdu. 



Sadece bir sağlık krizinin değil, ekonomik bir krizin ortasında olduğumuz günümüzde, ulusal ve küresel olarak iyileşmek istiyorsak kabul etmemiz ve uğraşmamız gereken toplumsal yaralarda var. Bu, hem somut hem de somut olmayan Dünya Mirasının her zamankinden daha önemli hale geldiği bir zamandır. Dünya Mirası bizi birbirimize bağlar. Geçmişten dersler sunarak bize ihtiyaç duyacağımız bakış açısını sağlar. Kültürel mirasın korunması neslimiz için çok önemlidir. Genç nesilleri çekmek için gençleri zanaat endüstrisine dahil etmek. Zanaatkarlık yoluyla geleneksel bilgi birikimini ve kültürü korumak elzemdir. 



Kültürel mirasın sürdürülebilir kentsel kalkınmadaki önemi, çeşitli düzeylerde politika çerçevelerinde giderek daha fazla kabul edilmesine rağmen, küresel ve uluslararası hedeflerin farklı yerlere nasıl indiği konusunda bir anlayış eksikliği var. 


“Geçmişe Gelecek Sağlamak” sloganıyla yola çıkan, ülkemizin tarih ve sanat varlığını korumak, saklamak ve gelecek yıllara aktarmak amacıyla TG Expo Uluslararası Fuarcılık A.Ş tarafından organize edilen, hijyenik kurallara uygun, tam kapsamlı,  kapasiteli, tüm konuları kapsayan zengin program içeren  fuar ve konferanslarla bütünlük kazanan 5’nci Heritage İstanbul zirve koruma, restorasyon, arkeoloji, müze ve kütüphanecilik sektörlerini ziyaretcilerle buluşturdu. 



5 kıtada 20 ülkede faaliyet gösteren TG Expo Uluslararası Fuarcılık A.Ş. Genel Müdürü Hasan Cem Şenel Heritage önemini vurgulayan açılış konuşmasını yaptığı fuarda; Yurt dışından 36 firma olmak üzere 131 katılımcı yer aldı. 26 oturum, miras bölümünde 21 sohbet ve 8 atölye çalışması gerçekleşti.


TG Expo Heritage Projeleri Kurucusu Osman Murat Akan, Yedi ülkenin bir araya geldiği dünyadaki en prestijli platformlardan Avrupa Miras Fuarları Herifairs ağına dâhil olduğumuzu ve Herifairs tüm katılımcılarımıza orta ve uzun vadede büyük yarar sağlayacağını, İtalya ile Türkiye arasında oluşacak işbirliklerine vesile olduklarını söyledi.



Yapılan konuşmalar oturumlar kültürel ekonomi ve kültürel miras hakkındaki akademik ve politik literatürü gözden geçirerek ve kültürel miras karmaşası kavramını geliştirerek, derinliğine genişliğine dayanan verilere ve analize genel bir bakışla çok yararlı bilgiler aktardılar. 


Sergi alanlarında, kültürel ve tarihi bilgiler aktaran miras sohbetleri ve uygulamalı atölyeler ziyaretçilerin ilgi odağı oldu.


Göze Çarpan Standlar



Fibula Fibula Mimarlık, Yelda Sinan Tanilli,  Evrim Osmanoğlu ve Burcu Aydın Uzunalan’dan aldığımız bilgiler göre, tüm müzeler ve özel koleksiyonerlere hizmet etmek üzere İstanbul’da kurulan Mimarlık Tasarım Ltd. Şirketin yakın zamanda tamamlanmış projeleri Emya AvrupanYılın Müzesi Özel Ödülünü alan Troya Müzesi, Milli Saraylar Billiur ve Cam Müzesi, CSO Müzik Müzesi, Dolmabahçe Sarayı Değerli Eşyalar Salonu, Galata Kulesi Müzesi, Tekfur Sarayı.


Sualtı kültürel miras olarak, standlarını ziyaret etdiğimiz, İstanbul üniversitesi Kültür kalıntıları koruma ana bili dalından Öğretim görevlileri Hilal Güler ve Çisil Şanlıgençler yaptıkları çalışmaları hakkında bilgilendirdiler.



Doğal Mirasa giren korunması şart olan asırlık zeytin ağaçları ile ilgili binlerce yıllardan köklerin öyküsünü ziyaretcilere sundu.


Demir Restorasyon ve Konservasyon standında ziyaretçiler için mermer taklidi workshop’u yaparak eğlenceli deneyim kazandırdı, meraklı öğrenciler ve katılımcılar yaptıkları çalışmaları alarak anılarına  bir yenisini kattı. 35 yıllık kalemkar, yıldız teknik üniversitesi  kültür varlıklarını koruma ve onarım bölümündeki öğretim görevlisi, sanatçı Emine Verim Eskiköy klasik mermer taklidini köşk kasır ve köşklerdeki mimari yapıların büyük alanlarındaki boyama tekniğini atölye ortamında daha küçük çalışma alanında çalışır kıldı. Nil Mucuk minyatür el yapımı birkaç sanatı içeren cilt örneklerinde hayran bırakdı. 


Sohbet miras bölümünde Hacı Bekir lokumları sunan 4. kuşak Leyla Celalyan yerli yabancı Hacı Bekir lokumları ile ilgili film ve enteresan haberlerden demet bir sunu gerçekleştirdi. Abdi İpekci’nin Rita Hayworth ile ilgili anekdotunun köşe yazısı gülümsetdi. Abdi İpekci Rita Hayworth ile görüşmeyi bir türlü sağlıyamaz sonunda   “İstanbul’dan Hacı Bekir lokumu getirdim” mesajı gönderir. Star bunun üzerine görüşmeyi kabul eder. Leyla Celalyan böylelikle İftihar edeceğimiz yüzyılların markasının kültürel mirasın gücünü vurguladı.

TG Expo tarafından bu yıl 5. kez düzenlenen Heritage İstanbul destekcileri, TÜRSAB, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Müzeler Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kültür A.Ş. Komili, Ali Muhiddin Hacı Bekir ve  Fibula. 

Kültürel mirasın sürdürülebilir kentsel kalkınmadaki rolünden daha geniş bir misyona sahipdir.Genel olarak miras aynı zamanda ekonominin muazzam bir itici gücüdür. Turizm, uzun zamandır tüm dünyada lider veya ikinci en büyük endüstri olmuştur. Çok sayıda insanın ne zaman uzak yerlere uçmaya istekli olacağından emin olamasak da, sosyal mesafeler kolaylaştıkça ve siteler ziyaret protokolleri geliştirdiğinden, birçoğunun evlerine daha yakın olan Dünya Mirası Alanlarını ziyaret etmeye istekli olma ihtimali yüksek gelişen genel sağlık koşullarına uygundur. 

Yapılan bu başarılı, yararlı fuar ve konferans organizasyonunu takdir ediyoruz.

yilmazparlar@yahoo.com

17 Haziran 2021 Perşembe

15. Isınma Kurultayı -Yılmaz Parlar

 FELAKETİ NASIL ÖNLERİZ

Ekonomi Gazeteciler Derneği (EGD) tarafından düzenlenen 15. Isınma Kurultayı 

Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı Ekonomi Gazeteciler Derneği (EGD) tarafından düzenlenen ve  İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in desdekleri ile İzmir tarihi Havagazı Fabrikasında, 14-15 Haziran 2021 tarihlerinde hibrit temasıyla 15.ncisi gerçekleşen Isınma Kurultayında sorular yanıt buldu



Yapılan Küresel anlaşmalarda taahhütü istenen maddelerin temalarını her yıl işleyen EGD, şimdiye kadar 700 den fazla gazeteciyle 1500 kadar katılımcıyla  hiperaktif sürdürdüğü “Isınma Kurultay”larda farkındalık yaratmak hedefiyle iklim krizinde, medya olarak üstüne düşen görevini layıkıyla yerine getirdi. 

İzmir'in tarihi sembol yapılarından ve önemli kültür merkezlerinden biri olan Havagazı Fabrikasında gerçekleşen Ekonomi Gazeteciler Derneğince 15.ncisi düzenlen Isınma Kurultayında EGD Başkanı Celal Toprak Pandeminin Küresel Isınmaya Etkilerini, İklim Krizi konusunu işleyerek tabandan tavana farkındalık yaratarak bunun üstesinden gelmeye karalıyız şeklinde mesaj veren özet açılış konuşması yaptı. 

Gerçekdende hangi ısınma insanlığı tehdit ediyor ve bir felaketi önlemek için ne yapılmalı. Dünya'daki iklim belirgin bir şekilde değişti. Bazı ülkeler anormal sıcaklıktan, diğerleri ise bu yerler için alışılmadık olan çok sert ve karlı kışlardan muzdarip. İklim krizi Dünya sorunu



Türkiye’de İklim Kanunu’nun çıkarılması için herkesi yardımcı olmaya çağırıyorum

2019 yılında UNDP, TÜRKONFED ve TÜSİAD önderliğinde kurulan Hedefler için İş dünyası Platformu Geçmiş dönem Başkanı Ümit Boyner’den görevi teslim alan Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Ünlütürk “Denizleri kirletmemiz nedeniyle oluşan müsilaj içimizi acıtıyor.” Dünyayı saran pandeminin olumlu olarak ısınmaya  etkisinden söz eden Ünlütürk, NASA’nın araştırmasında yüzde 15 bir iyileşme var olduğunu, kalıcı olmadığını,  Avrupa Yeşil Protokolün sürdürülebilirlik adı altında 17 maddelik gerçek bir çerçeve ortaya koyduğunu, hedefleri için İş Dünyası Platformu olarak tüm kurum ve kuruluşları bu gelişmeye entegre etmeyi amaçladıklarını söyledi.

Şükrü Ünlütürk’ün çağrısı “Türkiye’de İklim Kanunu’nun çıkarılması için herkesi yardımcı olmaya çağırıyorum.” 




 Panelde 

Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, rüzgardan, güneşten, jeotermalden enerji üretmenin yanı sıra biriken 80 bin ton çöplerden elektirik ve biogaz üretdiklerini bununla ilgili tesislerinden söz etdi.

2,2 ton sera gazını engelliyoruz.

Tesisteki ayrıştıkları çöplerden kağıt ve plastiği hammadde şirketlerine gönderdiklerini, Metan gazını elektriğe çevirdiklerini, yıllık 2,2 ton sera gazını engellidiklerini paylaştı. 480 bin aracın trafikten çekilmesiyle eşdeğer olduğunu örnekledi.    



Arılar iklim krizine doğrudan etki eden canlılardır 

Arıların dünya ve insanlık için yaptığı katkıyı anlatan, Bee'o Propolis'in kurucusu Aslı Elif Tanuğur Samancı, Arıların  45 gün ömrü olduğunu, bir arının 1500 çiçeği ziyaret etdiğini, çiçek tozlarını taşıyarak bitki çoğalmasına fayda sağladığını, arıların yok olmasıyla tarımın yok olması, insanlığın yok olması demek olduğunun altını çizdi. 

Arılar ölürse insanlığın 4 yıl ömrü kalacağını, Dünyada 100 önemli gıdanın arılar sayesinde var olduğunu açıkladı. Türkiye’nin ikinci büyük arıcılık ülkesi olduğunu, Bal üretiminde de ikinci sırada olduğumuz bilgilerini verdi. Endemik bitki zengini Ülke olduğumuzuda vurguladı. 




Ekosistemin zarar görmesi bio çeşitliliğin azalması pandemiyi yaşamamıza nedenlerden biri

Ekosistemin zarar görmesi bio çeşitliliğin azalması pandemiyi yaşamamıza nedenlerden biri olduğunu söyleyen Coca Cola İçecek Kamu İlişkileri Grup Lideri Aykan Gülten, Birçok uzmanın Marmara’da çıkan hiçbirşeyin yenmemesi gerektiğini söylediğini, bunun yanı sıra pandemiyle birlikde 2020’de sera gazında yüzde 3 gibi bir azalma olduğunu açıkladı.

Küresel ısınmaya karşı bir umut var diye düşündüğnü belirten  Aykan Gülten, Temiz enerji alternatifleri ucuzladığını soğutuculara enerji çözümler getirdiklerini, ambalaj malzemesinin azaltılması çalışmalarıyla,  var.  Atıklar ekonomiye kazandırılması ve çevreye katkı sağlaması şeklinde olumlu ifadeler kullandı. 

Kurultay ilk gün sertifika verilmesi ve toplu aile fotografıyla sona erdi.

yilmazparlar@yahoo.com

7 Haziran 2021 Pazartesi

Cama Ruh Veren Sanatcı-Yılmaz Parlar

  Cama Ruh Veren Sanatcı

 Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi Seramik ve Cam Bölümü'nden mezun olan, İngiltere'de London Institute, London College of Printing and Distributive Trades'den İletişim Çalışmaları Sertifikası ve Cam diploması alan, eğitimine Surrey Institute of Art & Design University College'da devam eden Glass'da 3 Boyutlu Tasarım konusunda uzmanlaşan ünlü isimlerle çalışan cam heykel sanatcı Yasemin Aslan ArtContact İstanbul, Uluslararası çağdaş sanat fuarına katıldı. Sanatcı standını, çalışmalarını sürdürdürdüğü Cam Sanat Merkezinin adı “Camhane” olarak  isimlendirmiş.



Minimalist eserlerin aksine, cam yapımının temel bileşenlerine bireysel yorumunu birleştirerek geliştirtiği yeni cam teknolojisiyle cam sanatına yeni çığır açan sanatcı yaratma yetenekleriyle benzersiz boyut kazandırmış eserlerine.  



Öncelikli olarak güzel sanatlar, mimarlık ve tasarım fikrinden ve camın çok yönlü ve ilginç bir malzeme olduğundan yeni keşifler için yola çıktığı belli.  Kendine özgü sanat dünyasından esinlenerek, görünür ve görünmez gerçekliğiyle orijinal cam heykellerin temel ilkelerine evrensel bir dil kazandırmış. El yapımı sınırlı koleksiyonları birbirinden farklı ve güzellikde.  

Fuarda yerli yabancı ziyaretcilerin ilgi odağı olduğu gibi standında bulunduğumuz sürede ziyaret eden Hırvatistan Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Dr. Ivana Zerec ve IKASD İstanbul Kültürlerarası Sanat Diyalogları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı  Beste  Gürsu’yu eserleri hakkında bilgilendirdi. 

yilmazparlar@yahoo.com

24 Ocak 2021 Pazar

Zulmet Ama Zulmetme

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT
  •  

    Ortak Ses, “Zulmet”

    Zihnin ve duyuların yaşamı arasındaki aracı olan müzik insanlar için ortak bir dildir. 

    Şarkı okurken ağlayabilen, birer yağmur gibi damla damla kalbe sızan, müziğin sesinden doğan yüce heyecanı yansıtan, yüzü güzel harika bir sanatcı Derya Şen hakkında birkaç söz… 



    Gerçek duygular kelimelerde değil, ruhtadır.

    Pek çok sanatsal yeteneklerine ek olarak var olan sesiyle müzik dünyasının yıldızları arasına giren Tv dizi ve sinema oyuncusu Derya Şen Zulmet melodisiyle bize verdiği mesajlar sonsuzluğun sınırına getiriyor.

    “Derya Şen Oyunculuk Atölyesinde”, Zulmet isimli şarkının lansmanını yapan, yetenekli sanatcı, Derya Şen, çeşitli disiplenler yelpazesinden beslenmesinin gücüyle müzik dünyasına yeni ve özgün ses olarak silinmezler arasına adını yazdırdı.

    Sanatcı Derya Şen’in Zulmet isimli şarkısı, sözlerine yüklenen mana büyüklüğünü anlama fırsatı verirken, şarkının ruhu günlük yaşamın tozunu adeta temizliyor.

    Zulmet şarkıda duyguların özeti vücut bulmuş, hiçbir şeyden bahsetmeden her şeyi söyleyebiliyor. Bilinçlerin derinlemesine nüfuz ederek mesajlar veriyor.

    İyi performans, yaratıcılıkla eş anlamlıdır. 

    Derya Şen bireysel yorumuyla Zulmet müzik parçasını ruhsallaştırmış. Dinleyicileri ve izleyicileri çevreleyen yaratıcılık, nezaket, ışık, derin sevgi Performansıyla o kadar güzel ve duygulu ki kalblere hitap ediyor, yürekleri ısıtıyor, arındırıyor ve iyiye yönlendiriyor.

    Herhangi bir yorum, icra edilen müziğe bireysel bir yaklaşımı varsayar ve bu durumda bestecinin niyetleri, sanatçının bireyselliğinin prizması yoluyla, iç özgürlüğü yoluyla yeniden üretilir. Bununla birlikte, sanat özgürlüğü aynı zamanda iç disiplinle de güçlenir.

    Yorum özgürlüğünün, belirli bir sanat kültürüyle gelişen yeteneklere doğrudan bağlı olduğu açıktır. Eserin doğru yorumlanmış olması ve buna bağlı olarak doğru sanatsal imgenin yaratılması yolundaki en önemli anlardan biri olarak, özgünlüğünün doğru anlaşıldığıdır.

    İlk aşamada, eserle tanışan sanatçı Derya Şen, eserin tarzına, melodisine, uyumuna, ritmine, biçimine, tarzına ve türüne, müzikal anlatım araçlarına ve aynı zamanda esere dayalı zihinsel bir sanatsal imge yaratmış.

    Eserin incelemenin temelinde, diğer performans örneklerini dinleme, aynı zamanda, bilgi analizi ile birlikte, icracı teknik zorluklarıda aşmış,

    Sevilen sanatcının varlığı, performansı keyif verirken yaşadığı kalbi en parlak mutluluğu veriyor. Adeta güzel seslerde somutlaşan huzur.

    Derya Şen’in samimi olarak söylediği ‘"Zulmet" şarkısı geçmiş ile gelecek arasında bir köprü olup benzersiz eserini harika jestlerin esnekliğiyle boyuyor. Büyüleyici gülümsemesi, romantik, dram  içeriği aklımız havada… diyerek göklere çıkarıyor.


    Sanatçı Derya Şen sahneye boşuna çıkmadı. 



    15 yıl boyunca, inanılmaz derecede parlak, son derece yakın ve anlaşılır bir sanatçıya dönüşmeyi başardı. Olağanüstü yeteneğini insanlara verdi. Çok haklı olarak sanatçının gerçek amacı, mümkün olduğu kadar çok insanın ismini bilmesi değil, sanatçının olabildiğince çok insana iyilikle dokunabilmesidir."


    Şarkı, bir kişinin yaşayabileceği tüm duyguları yansıtıyor. Hem beklenmedik neşeye hem de sessiz üzüntüye neden olabiliyor. Sanatçı Derya Şen’in eşsiz yeteneğiyle sunduğu çarpıcı performansına hayranlık duymamak mümkün değil 


    Zulmet Şarkı kimliği Yorum Derya Şen, Yapım; Dark’n dark müzik yapım. Söz ve müzik Derya Karaman Aranjör Emrah Menteş.


    yilmazparlar@yahoo.com


    20 Ocak 2021 Çarşamba

    Markalaşmak Neden Önemli

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT
  •     Markalaşmak Neden Önemli

    Ürünü değerli yapan marka, markaya değer verende ödül.

    Lob'in Turkey Başkanı Fahri Ustaoğlu,  2021 Uluslararası Marka Liderleri Zirvesinde ürünün markasına yapılan yatırımın çok önemli olduğunu vurgulayarak,  “Marka, o ürüne kıymet, kişilik, isim veren bir değer. Markalaşmaya çok önem vermek gerekiyor."  dedi.



    Başkanlğını Fahri Ustaoğlunun koordinatörlüğünü Fehim Ustaoğlunun yaptığı Lob'in Turkey tarafından düzenlenen 2021 Uluslararası Marka Liderleri zirvesi,19 ocak 2021 salı günü Tarabya, Vilayetler Evinde gerçekleştirildi. 

    Hızla gelişen dünyamızda rekabetçi ve sürekli değişen marka ortamında yenilikçilik, çeviklik ve tüketici içgörüleri ile marka başarısını sağlayanlar ödüllendirildi.

    Sunumu oyuncu Metin Yıldız ve Ceylan Yılmaz’ın, Kırmızı halı sunumunu Best Model 2020 Yüz güzeli Aleyna Deniz’in üstlendiği Zirvede yapılan konuşmalarda; Rekabetçi markaların merceğinden, marka pazarlama ekosistemini etkileyen, tüketicilerin zamanı ve ilgisi için verilen mücadele, dijital deneyimin gittikçe parçalı hale geldikçe yoğunlaştığı, değişim yaşandığı, tüketicilerin gerçek insan bağlantısı ve aidiyeti için çevrimiçi topluluklara yöneldiği, çevrimiçi topluluğun rolü ve değeri önem kazandıkça, rakip markalar tüketicilere daha derin, daha hızlı bir şekilde ulaşma fırsatını yakalayan markalara sahip olduğu vurgulandı.



    Yerli yabancı katılımcılarla oldukca yoğun ilgi gören ve elit bir davetlinin icabet etdiği zirvede; Tüketici Diyaloğu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı, Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Ortadoğu Başkan Yardımcısı Ekonomi Senatörü Musa Karademir moderatörlüğünde birde, marka ile ilgili panel programı yer aldı.

    Panelistler; Consulta iletişim ve marka yönetim hizmetleri kurucusu Nilgün Cengiz “Markaların iletişim stratejileri”,Tüketiciyi güçlendirme yönetim kurul başkanı Jale yanılmaz “Tüketicilerde marka bilinci”, Medya mensubu Yılmaz Parlar “Marka ve medya” konuları hakkında bilgi paylaştılar.

    Panelde; Marka değerinin temel boyutlarından biri olan marka bilinci, bir markayı değerlendirme kümesine dahil etmenin ana faktörü olduğu,

    genellikle tüketicilerin satın alma kararının bir ön koşulu olarak kabul edildiği, marka farkındalığının önemi ifade edildi.

    Bir marka iletişim stratejisi, özünde, gerçek bir işin veya markanın dünyaya doğru zamanda doğru insanlarla doğru şekilde konuşacak şekilde iletilmesinin bir yansıması olduğu, dünyaya verdiği fayda, hikaye oluşturabilecek en temel bölümlere, şirketin gerçekte ne yaptığı, anahtar tipteki insanlara hitap etmesi gerektiği gibi bilgiler dile getirildi. 

    Günümüzün sofistike medya ortamı, bilgili pazarlamacılar için her zamankinden daha fazla araç ve platform sunduğu günümüzün en yenilikçi pazarlamacılarının, markalarını büyütmek tüm medya stratejileri, oluşturma sırasında aynı yaklaşımı benimsedikleri belirli hedefleri ve belirli demografisi olmaı gerektiği şeklinde özet olarak paylaşıldı.



    Ödüle layık görülen Tüm Kalkınma İş Adamları ve Girişimciler Derneği (TÜMKİAD Başkanı Nihat Tanrıkulu teşekkü konuşmasında “Birilerinin emrinde olan değil devletçi olanların ve devletin emrinde olan iş dünyasının yeni yüzü olsun diye bir STK kurduk tüm dünya bunu böyle bilsin. Bize katılmak isteyenlerde bunu bilerek gelsin yoksa içimizde barınamaz…Allahtan korkan  kimseden korkmaz..” gibi sözlerle müstakil olduklarını açıkladı.

    Pheda menager Dr. Esat Başaran zayıflama ve diyabet için alternatif ilaç hakkında bilgi verdi.

    Ödül törende ayrıca  "Türkiye'nin Uluslararası Haber Ajansı Markası" ödülü Anadolu Ajansına, "Yılın Ekonomi Kuşağı" ödülü A Para kanalında "Seans Öncesi" programını sunan Şafak Tükle Uysal'a, "Yılın En İyi Spor Programı ve Sunucusu" ödülü "VAR Odası" programıyla Ertem Şener'e verildi.



    Ödül plaketlerin yanı sıra verilen sertifikaların ödül sahibi isimleri kaligraf sanatcısı Fatma Geyik tarafından yazıldı. 

    1988 yılında Türkiye'nin ilk Tüketici Dergisi ile tüketicinin bilinçlenmesi, tüketici haklarının yaygınlaştırılması ve kalitenin yükseltilmesi için çalışmalar yapmaya başlayan LOB'IN (Leaders Of Branding Intelligence Summit) ekibi Fahri Ustaoğlu başkanlığında Fehim Ustaoğlu koordinasyonunda 34 yıldır faaliyetlerini yurtiçinde ve yurtdışında sürdürmektedir.


    yilmazparlar@yahoo.com

    12 Ocak 2021 Salı

    Veribilim Yazılım, İnovaLİG Türkiye Şampiyonu oldu

       

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT

  • Veribilim Yazılım, İnovaLİG Türkiye Şampiyonu oldu 


    Veribilim Yazılım, Türkiye’nin inovasyon liderleri arasına adını yazdırdı. 61 ilden 1.236 firmanın başvurduğu yarışmada, Veribilim Yazılım Şirketi Veribase.com markası ile, İnovaLİG 2019 İnovasyon Döngüsü kategorisinde Türkiye Şampiyonu oldu

    Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından düzenlenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yapılan 8.Türkiye İnovasyon Haftası etkinliğinde, dereceye giren firmalara ödülleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli ve TİM Başkanı İsmail Gülle tarafından verildi. Birincilik ödülünü Veribilim Yazılım Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Bülent Sarı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve TİM Başkanı İsmail Gülle’den aldı. 


    Türkiye’nin en İnovatif firmalarından birisi olduğu tescillenmiş oldu 


    İnovaLİG 2019 İnovasyon Döngüsü Birinciliği ödülüne ilişkin görüşlerini paylaşan Veribilim Yazılım Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Bülent Sarı, şunları söyledi: 

    “İnovasyon konusunda ülkemizin yerli ve milli yazılım firmaları arasındayız. İnovasyon, şirketimiz için her zaman öncelikli bir konudur. Sürekli olarak müşterilerimize ve kullanıcılarımıza; daha iyi nasıl hizmet verebiliriz ve hayatlarını nasıl kolaylaştırabiliriz diye düşünüyoruz ve yazılım çözümlerimizi buna göre geliştiriyoruz. Yarışmaya başvuran 1.236 firma arasında seçilerek, Kobi ölçeğinde İnovasyon Döngüsü kategorisinde Türkiye Şampiyonu olarak Türkiye’nin en inovatif firmalarından biri olduğumuz bu ödül ile tescillenmiş oldu” dedi. 


    Başarının anahtarı “İnovasyon’dan” geçiyor 


    Firma olarak daima inovasyona yönelik projeler yürüttüklerini belirten Veribilim Yazılım Kurucu Ortağı ve Satış Pazarlama Müdürü Duygu Sarı, şunları kaydetti: 

    “Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Girişimcilik, İnovasyon, Yönetim konularında tamamladığım yüksek lisansla birlikte, şirketimizde pek çok konuda stratejik yönetsel kararlar aldık. Bunlardan bir tanesi de inovasyon oldu. Başarının anahtarı “inovasyondan” geçiyor. Bu bakış açısıyla çalışmalarımızda her zaman inovasyona yönelik projeler yürütmeye devam edeceğiz. Inovalig yarışması, heyecanla başvurduğumuz ve birinciliği hedeflediğimiz bir yarışmaydı. “Bir fikrim var” modülümüz ile İnovasyon Döngüsü kategorisinde birinci olmak Veribilim Yazılım ekibi olarak bizleri çok gururlandırdı ve bundan sonraki çalışmalarımızda da bizi motive edecek” diye konuştu. 



    “Bir Fikrim Var” Modülü Birinciliğe taşıdı 


    İnovaLİG 2019’da “Bir Fikrim Var” modülünün birinciliği getirdiğini ifade eden Veribilim Yazılım Kurucu Ortakları  Bülent Sarı ve Duygu Sarı, şunları anlattı: 

    “İnovaLİG ödülünü, geliştirdiğimiz “Bir Fikrim Var” modülümüz ile aldık. Tüm kullanıcılarımıza, çalışanlarımıza ve paydaşlarımıza açık bir modüldür. Tüm kullanıcılar ekranlarında bulunan bu modül üzerinden, şirketimize yılda yaklaşık 600 civarında fikir iletiyor, biz bu fikirleri alarak ar-ge ekibimizle değerlendiriyoruz ve ortalama 450’sini hayata geçiriyoruz. 10.000 kullanıcı, sürekli fikirlerini iletiyor ve bu da sistemlerimizin ileri düzeyde gelişmesini sağlıyor.  Herhangi bir ilaç firmasının A’dan Z’ye tüm satış ve pazarlama yazılım altyapısını sağlıyoruz. Müşteri veritabanlarından saha ekibinin planlanmasına ve segmentasyonuna; ziyaret ve sipariş süreçlerinin yönetilmesinden sunum işlemlerine kadar tüm ihtiyaçlarını sistemimiz üzerinde bulabiliyorlar. Veribilim Yazılım olarak Veribase.com markamız ile Türkiye’de ilaç sektöründe CRM denildiğinde ilk akla gelen lider markayız” şeklinde sözlerini tamamladı. 




    İnovaLİG 2019 yılı hakkında: 

    Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı İnovaLİG’in sekizincisini, 8.Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri kapsamında düzenledi. İnovaLİG ödülleri inovasyonun 5 ana kategorisinde (İnovasyon Stratejisi, İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü, İnovasyon Döngüsü, İnovasyon Kaynakları, İnovasyon Sonuçları)  her yıl sahiplerini buluyor. Hem büyük firma, hem kobi olmak üzere 2 ayrı ölçekte İnovaLİG şampiyonları belirleniyor. İnovaLİG 2019 yarışmasına, 61 ilden 1.236 firma, inovalig web sitesi üzerinden başvurusunu yapmıştı. İnovaLİG 2019 ödül töreni 18 Aralık 2020 tarihinde yapıldı. 



    yilmazparlar@yahoo.com

    26 Aralık 2020 Cumartesi

    Haklarını Biliyormusun Tüketici

      

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT

  •  Haklarını Biliyormusun Tüketici

    Tüketici çıkarlarının savunucusu olarak hareket ederek, tüketicileri korumak, haklarını bilgilendirmek, eğitmek amaçlı tüketici refahını artırmaya ve tüketicileri kendilerini korumaları için güçlendirmeye kararlı yeni bir dernek, Tüketici Diyaloğu Merkezi (TÜDİYAD) kuruldu.




    Yönetim Kurulu Başkanlık görevini, Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Ortadoğu Başkan Yardımcısı, Alipour Group Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Musa Karademir’in üstlendiği Tüketici Diyaloğu Merkezi (TÜDİYAD) adil bir pazarda güvenli ve sürdürülebilir tüketime yönelik tüketiciyi iyileştirme çabasında güvenilir ses olarak faliyetlerini sürdürecekdir. 

    Kurucuları, kendi alanlarında yetkin ve uzman kişilerin gönüllü olarak oluşturduğu,  “Geçmişin Birikimi, Geleceğin Güveni” sloganıyla sivil toplum hayatına katılan TÜDİYAD, sivil toplum kuruluşu bir formda, kar amacı gütmeyen bir yapıda olup, tüketicilere yönelik iletişim yoluyla özel sektör, medya ve hükümet gibi diğer paydaşlarla ağ kurarak diyaloğ sağlıyacakdır.

    Sürdürülebilir tüketim kavramını dikkate alarak tüketici çıkarları odaklı olarak adaleti desteklemek faaliyetleriyle, işlevleri proaktif, yapıcı ve azimle yerine getirmek niyetinde olan TÜDİYAD’ın Yönetim Kurulu Başkanı Musa Karademir, dernek hakkında “Sivil toplum kuruluşlarının, politika üretmeye katkı sağlaması önemlidir. Evrensel tüketici haklarının korunmasında, geliştirilmesinde ve güçlendirilmesinde, kurucular kurulu olarak, üzerimize düşen vazifeyi yerine getirmek için çaba harcayacağız. Biz, şeffaflığı, hesap verebilirliği, kaliteyi, mükemmelliği, iyi yönetişim odaklılığını, sürdürülebilirliği, öz değerler olarak görmekteyiz. Şeffaflık ve hesap verebilirlik günümüz dünyasında çok önemlidir.  Şeffaflık; var olan bir bilginin açık toplum anlayışı kapsamında, kamuoyu ile paylaşılmasıdır.  Hesap verebilirlik de şeffaflığın tamamlayıcı olan bir kavramdır.Şeffaf kurumlar, kamuoyunun bilgi edinme özgürlüğüne açıkça cevap verebilen yapılardır. Yasal bir zorunluluk olmamakla beraber, kamuoyunu bilgilendirmeyi, toplumumuzun geleceği için yaptığımız faaliyetlerimizi ve finansal gelir-giderlerimizi “kamuoyuna” sunmanın, sosyal ve toplumsal bir görev olduğunun bilincindeyiz. Ayrıca, diğer paydaş ve bileşenler olan dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlarla da sıkı işbirliği içinde olacağız. Avrupa Birliği ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla sürekli iletişim kuracağız. Başta AB fonları olmak üzere, yurtiçi ve yurtdışı diğer hibe ve fonlardan yararlanarak, farklı projeler üreteceğiz. En önemli projelerimizden biri de“Birey-Toplum Stratejik Haklar Merkezi-TOHMER” olacaktır. TOHMER ile güçlü ve farkındalık yaratacak olan bir “tüketici ekosistemi” oluşturmayı hedefliyoruz. Bu ekosistem de tüketime konu olan evrensel tüm konular olacaktır ve tüketici haklarının korunmasında çalışan diğer tüm STK’lar, üniversiteler, sendikalar, barolar, dürüst üreticiler bir arada, etkin işbirliği ve güç birliği içerisinde hareket edecektir. Toplumu kucaklayan, sorunlara çözüm odaklı yaklaşan, önceliği birey olan bir sivil toplum kuruluşu olarak, sorun-çözüm odağıyla hareket etmeyi hedeflemekteyiz.” Şeklinde dernek faliyetlerini özetledi 




    Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bengü Bilik  de yaptığı açıklamasında “Tüketici haklarının korunması, geliştirilmesi ve tüketicilerin kendilerini koruyabilmeleri için gerekli bilinç düzeyini oluşturmayı amaçlıyoruz. Ayrıca rekabet hukuku alanında ve rekabetin korunması ve tüketici lehine oluşan haksız rekabetin giderilmesi için gerekli çalışmaları yapacağız. Tüketici haklarının birey ve toplumun genel haklarının korunması konusunda da mücadele edeceğiz.”dedi

    Kişisel verilerin gizliliğini koruyarak temel değerler şemsiyesi altında tüketici uyuşmazlıklarının önlenmesi ve arabuluculuk yapılması, tüketicilerin kültür ve haklarını öğrenmek ve kendilerine yardımcı olma yeteneklerini geliştirmek için gençler, yaşlılar ve yeni göçmenler dahil olmak üzere toplumun çeşitli katmanlarına yönelik eğitim programları, söyleşiler, sergiler, eğitimler ve atölyeler düzenli aralıklarla gerçekleşecekdir.

    Tüketicinin sesini ve ağını temsil etmek, insan haklarına saygı talebi, doğası gereği ahlaki değerlere dayanır. İnsanlık onuru için çok önemlidir. İnsan hakları olmadan insan potansiyeli tam olarak gerçekleştirilemez. İnsan hakları basitçe bu anlayışı bireysel seviyeden kitkesel topluma aktarır. 

    İnsan hakları kavramının temelini oluşturan iki temel değer vardır: birincisi insan onuru ve ikincisi eşitliktir.  Bu anlayış evrensel olarak kabul edilmektedir. Uluslararası toplum, 1948 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni kabul ederek insan haklarını korumaya olan sarsılmaz bağlılığını çoktan ilan etti. Stratejik haklar, ihtiyaç duyulan insan hakları konularında toplumun eğitilmesine yardımcı olur.  

    Saygın tüketicinin koruyucu örgütü olan TÜDİYAD dernek, bağımsız ulusal, kar amacı gütmeyen, gönüllülük temelli bir kuruluştur. Güvenlik hakkı, Dinlenme hakkı, tazminat hakkı, Tüketici eğitimi hakkı, Sağlıklı bir çevre hakkı vs.gibi daha bir çok haklar konusunda öncelikli ele alacağı stratejik konularda çalışmalarını sürdürecekdir. 

    TÜDİYAD Kurucular Kurulu

    Musa Karademir (Yönetim Kurulu Başkanı), Bengü Bilik (Yönetim Kurulu Başkan Yrd.), Yılmaz Parlar (Yönetim Kurulu Başkan Yrd.), Işıner Güngör (Genel Sekreter, Halis Yılmaz (Kurucu Üye),Burhan Otçu (Kurucu Üye), Serpil Sabaz (Kurucu Üye), Nilgün Cengiz (Kurucu Üye), Dilek Türkmen (Kurucu Üye), Erinç Aşıcıoğlu (Kurucu Üye)


    yilmazparlar@yahoo.com