guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
guncel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Ocak 2021 Çarşamba

Markalaşmak Neden Önemli

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT
  •     Markalaşmak Neden Önemli

    Ürünü değerli yapan marka, markaya değer verende ödül.

    Lob'in Turkey Başkanı Fahri Ustaoğlu,  2021 Uluslararası Marka Liderleri Zirvesinde ürünün markasına yapılan yatırımın çok önemli olduğunu vurgulayarak,  “Marka, o ürüne kıymet, kişilik, isim veren bir değer. Markalaşmaya çok önem vermek gerekiyor."  dedi.



    Başkanlğını Fahri Ustaoğlunun koordinatörlüğünü Fehim Ustaoğlunun yaptığı Lob'in Turkey tarafından düzenlenen 2021 Uluslararası Marka Liderleri zirvesi,19 ocak 2021 salı günü Tarabya, Vilayetler Evinde gerçekleştirildi. 

    Hızla gelişen dünyamızda rekabetçi ve sürekli değişen marka ortamında yenilikçilik, çeviklik ve tüketici içgörüleri ile marka başarısını sağlayanlar ödüllendirildi.

    Sunumu oyuncu Metin Yıldız ve Ceylan Yılmaz’ın, Kırmızı halı sunumunu Best Model 2020 Yüz güzeli Aleyna Deniz’in üstlendiği Zirvede yapılan konuşmalarda; Rekabetçi markaların merceğinden, marka pazarlama ekosistemini etkileyen, tüketicilerin zamanı ve ilgisi için verilen mücadele, dijital deneyimin gittikçe parçalı hale geldikçe yoğunlaştığı, değişim yaşandığı, tüketicilerin gerçek insan bağlantısı ve aidiyeti için çevrimiçi topluluklara yöneldiği, çevrimiçi topluluğun rolü ve değeri önem kazandıkça, rakip markalar tüketicilere daha derin, daha hızlı bir şekilde ulaşma fırsatını yakalayan markalara sahip olduğu vurgulandı.



    Yerli yabancı katılımcılarla oldukca yoğun ilgi gören ve elit bir davetlinin icabet etdiği zirvede; Tüketici Diyaloğu Derneği Yönetim Kurulu Başkanı, Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Ortadoğu Başkan Yardımcısı Ekonomi Senatörü Musa Karademir moderatörlüğünde birde, marka ile ilgili panel programı yer aldı.

    Panelistler; Consulta iletişim ve marka yönetim hizmetleri kurucusu Nilgün Cengiz “Markaların iletişim stratejileri”,Tüketiciyi güçlendirme yönetim kurul başkanı Jale yanılmaz “Tüketicilerde marka bilinci”, Medya mensubu Yılmaz Parlar “Marka ve medya” konuları hakkında bilgi paylaştılar.

    Panelde; Marka değerinin temel boyutlarından biri olan marka bilinci, bir markayı değerlendirme kümesine dahil etmenin ana faktörü olduğu,

    genellikle tüketicilerin satın alma kararının bir ön koşulu olarak kabul edildiği, marka farkındalığının önemi ifade edildi.

    Bir marka iletişim stratejisi, özünde, gerçek bir işin veya markanın dünyaya doğru zamanda doğru insanlarla doğru şekilde konuşacak şekilde iletilmesinin bir yansıması olduğu, dünyaya verdiği fayda, hikaye oluşturabilecek en temel bölümlere, şirketin gerçekte ne yaptığı, anahtar tipteki insanlara hitap etmesi gerektiği gibi bilgiler dile getirildi. 

    Günümüzün sofistike medya ortamı, bilgili pazarlamacılar için her zamankinden daha fazla araç ve platform sunduğu günümüzün en yenilikçi pazarlamacılarının, markalarını büyütmek tüm medya stratejileri, oluşturma sırasında aynı yaklaşımı benimsedikleri belirli hedefleri ve belirli demografisi olmaı gerektiği şeklinde özet olarak paylaşıldı.



    Ödüle layık görülen Tüm Kalkınma İş Adamları ve Girişimciler Derneği (TÜMKİAD Başkanı Nihat Tanrıkulu teşekkü konuşmasında “Birilerinin emrinde olan değil devletçi olanların ve devletin emrinde olan iş dünyasının yeni yüzü olsun diye bir STK kurduk tüm dünya bunu böyle bilsin. Bize katılmak isteyenlerde bunu bilerek gelsin yoksa içimizde barınamaz…Allahtan korkan  kimseden korkmaz..” gibi sözlerle müstakil olduklarını açıkladı.

    Pheda menager Dr. Esat Başaran zayıflama ve diyabet için alternatif ilaç hakkında bilgi verdi.

    Ödül törende ayrıca  "Türkiye'nin Uluslararası Haber Ajansı Markası" ödülü Anadolu Ajansına, "Yılın Ekonomi Kuşağı" ödülü A Para kanalında "Seans Öncesi" programını sunan Şafak Tükle Uysal'a, "Yılın En İyi Spor Programı ve Sunucusu" ödülü "VAR Odası" programıyla Ertem Şener'e verildi.



    Ödül plaketlerin yanı sıra verilen sertifikaların ödül sahibi isimleri kaligraf sanatcısı Fatma Geyik tarafından yazıldı. 

    1988 yılında Türkiye'nin ilk Tüketici Dergisi ile tüketicinin bilinçlenmesi, tüketici haklarının yaygınlaştırılması ve kalitenin yükseltilmesi için çalışmalar yapmaya başlayan LOB'IN (Leaders Of Branding Intelligence Summit) ekibi Fahri Ustaoğlu başkanlığında Fehim Ustaoğlu koordinasyonunda 34 yıldır faaliyetlerini yurtiçinde ve yurtdışında sürdürmektedir.


    yilmazparlar@yahoo.com

    26 Aralık 2020 Cumartesi

    Haklarını Biliyormusun Tüketici

      

  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT

  •  Haklarını Biliyormusun Tüketici

    Tüketici çıkarlarının savunucusu olarak hareket ederek, tüketicileri korumak, haklarını bilgilendirmek, eğitmek amaçlı tüketici refahını artırmaya ve tüketicileri kendilerini korumaları için güçlendirmeye kararlı yeni bir dernek, Tüketici Diyaloğu Merkezi (TÜDİYAD) kuruldu.




    Yönetim Kurulu Başkanlık görevini, Avrupa Ekonomi Senatosu Türkiye-Ortadoğu Başkan Yardımcısı, Alipour Group Strateji ve İş Geliştirme Direktörü Musa Karademir’in üstlendiği Tüketici Diyaloğu Merkezi (TÜDİYAD) adil bir pazarda güvenli ve sürdürülebilir tüketime yönelik tüketiciyi iyileştirme çabasında güvenilir ses olarak faliyetlerini sürdürecekdir. 

    Kurucuları, kendi alanlarında yetkin ve uzman kişilerin gönüllü olarak oluşturduğu,  “Geçmişin Birikimi, Geleceğin Güveni” sloganıyla sivil toplum hayatına katılan TÜDİYAD, sivil toplum kuruluşu bir formda, kar amacı gütmeyen bir yapıda olup, tüketicilere yönelik iletişim yoluyla özel sektör, medya ve hükümet gibi diğer paydaşlarla ağ kurarak diyaloğ sağlıyacakdır.

    Sürdürülebilir tüketim kavramını dikkate alarak tüketici çıkarları odaklı olarak adaleti desteklemek faaliyetleriyle, işlevleri proaktif, yapıcı ve azimle yerine getirmek niyetinde olan TÜDİYAD’ın Yönetim Kurulu Başkanı Musa Karademir, dernek hakkında “Sivil toplum kuruluşlarının, politika üretmeye katkı sağlaması önemlidir. Evrensel tüketici haklarının korunmasında, geliştirilmesinde ve güçlendirilmesinde, kurucular kurulu olarak, üzerimize düşen vazifeyi yerine getirmek için çaba harcayacağız. Biz, şeffaflığı, hesap verebilirliği, kaliteyi, mükemmelliği, iyi yönetişim odaklılığını, sürdürülebilirliği, öz değerler olarak görmekteyiz. Şeffaflık ve hesap verebilirlik günümüz dünyasında çok önemlidir.  Şeffaflık; var olan bir bilginin açık toplum anlayışı kapsamında, kamuoyu ile paylaşılmasıdır.  Hesap verebilirlik de şeffaflığın tamamlayıcı olan bir kavramdır.Şeffaf kurumlar, kamuoyunun bilgi edinme özgürlüğüne açıkça cevap verebilen yapılardır. Yasal bir zorunluluk olmamakla beraber, kamuoyunu bilgilendirmeyi, toplumumuzun geleceği için yaptığımız faaliyetlerimizi ve finansal gelir-giderlerimizi “kamuoyuna” sunmanın, sosyal ve toplumsal bir görev olduğunun bilincindeyiz. Ayrıca, diğer paydaş ve bileşenler olan dernekler, federasyonlar ve konfederasyonlarla da sıkı işbirliği içinde olacağız. Avrupa Birliği ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla sürekli iletişim kuracağız. Başta AB fonları olmak üzere, yurtiçi ve yurtdışı diğer hibe ve fonlardan yararlanarak, farklı projeler üreteceğiz. En önemli projelerimizden biri de“Birey-Toplum Stratejik Haklar Merkezi-TOHMER” olacaktır. TOHMER ile güçlü ve farkındalık yaratacak olan bir “tüketici ekosistemi” oluşturmayı hedefliyoruz. Bu ekosistem de tüketime konu olan evrensel tüm konular olacaktır ve tüketici haklarının korunmasında çalışan diğer tüm STK’lar, üniversiteler, sendikalar, barolar, dürüst üreticiler bir arada, etkin işbirliği ve güç birliği içerisinde hareket edecektir. Toplumu kucaklayan, sorunlara çözüm odaklı yaklaşan, önceliği birey olan bir sivil toplum kuruluşu olarak, sorun-çözüm odağıyla hareket etmeyi hedeflemekteyiz.” Şeklinde dernek faliyetlerini özetledi 




    Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bengü Bilik  de yaptığı açıklamasında “Tüketici haklarının korunması, geliştirilmesi ve tüketicilerin kendilerini koruyabilmeleri için gerekli bilinç düzeyini oluşturmayı amaçlıyoruz. Ayrıca rekabet hukuku alanında ve rekabetin korunması ve tüketici lehine oluşan haksız rekabetin giderilmesi için gerekli çalışmaları yapacağız. Tüketici haklarının birey ve toplumun genel haklarının korunması konusunda da mücadele edeceğiz.”dedi

    Kişisel verilerin gizliliğini koruyarak temel değerler şemsiyesi altında tüketici uyuşmazlıklarının önlenmesi ve arabuluculuk yapılması, tüketicilerin kültür ve haklarını öğrenmek ve kendilerine yardımcı olma yeteneklerini geliştirmek için gençler, yaşlılar ve yeni göçmenler dahil olmak üzere toplumun çeşitli katmanlarına yönelik eğitim programları, söyleşiler, sergiler, eğitimler ve atölyeler düzenli aralıklarla gerçekleşecekdir.

    Tüketicinin sesini ve ağını temsil etmek, insan haklarına saygı talebi, doğası gereği ahlaki değerlere dayanır. İnsanlık onuru için çok önemlidir. İnsan hakları olmadan insan potansiyeli tam olarak gerçekleştirilemez. İnsan hakları basitçe bu anlayışı bireysel seviyeden kitkesel topluma aktarır. 

    İnsan hakları kavramının temelini oluşturan iki temel değer vardır: birincisi insan onuru ve ikincisi eşitliktir.  Bu anlayış evrensel olarak kabul edilmektedir. Uluslararası toplum, 1948 İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni kabul ederek insan haklarını korumaya olan sarsılmaz bağlılığını çoktan ilan etti. Stratejik haklar, ihtiyaç duyulan insan hakları konularında toplumun eğitilmesine yardımcı olur.  

    Saygın tüketicinin koruyucu örgütü olan TÜDİYAD dernek, bağımsız ulusal, kar amacı gütmeyen, gönüllülük temelli bir kuruluştur. Güvenlik hakkı, Dinlenme hakkı, tazminat hakkı, Tüketici eğitimi hakkı, Sağlıklı bir çevre hakkı vs.gibi daha bir çok haklar konusunda öncelikli ele alacağı stratejik konularda çalışmalarını sürdürecekdir. 

    TÜDİYAD Kurucular Kurulu

    Musa Karademir (Yönetim Kurulu Başkanı), Bengü Bilik (Yönetim Kurulu Başkan Yrd.), Yılmaz Parlar (Yönetim Kurulu Başkan Yrd.), Işıner Güngör (Genel Sekreter, Halis Yılmaz (Kurucu Üye),Burhan Otçu (Kurucu Üye), Serpil Sabaz (Kurucu Üye), Nilgün Cengiz (Kurucu Üye), Dilek Türkmen (Kurucu Üye), Erinç Aşıcıoğlu (Kurucu Üye)


    yilmazparlar@yahoo.com

    21 Kasım 2020 Cumartesi

    Çevre Dostu Yunuslar

     


  • ANASAYFA  SİYASET   EKONOMİ  TURİZM  BİLİŞİM  SAĞLIK  GIDA    OTOMOTİV
  •  
  • EMLAK  GÜNCEL  KİTAP  MÜZİK  MODA   MAGAZİN   SİNEMA      KÜLTÜR & SANAT

  •  Çöpsüz Sokaklar

    Çevre Dostu Yunuslar

    Avrupa Ekonomi Senatörü ve Alipour Group GmbH Yönetim Kurulu Başkanı Iraj Alipour, Türkiye’deki yatırımların yanı sıra sosyal sorumluluk bilinciyle Çevre Dostu Yunuslar Derneğini kurarak “Çöpsüz Sokaklar” sloganıyla, çevrenin temiz tutulması konusunda çocukların eğitilmesine destek olmaktadır.



    Dernek faliyetlerin başında farkındalık yaratarak çocuklarda çevre bilincinin oluşması, özellikle eğitici yeni yazılım oyunları gelmektedir. Çocuklar üzerinden Büyüklere mesaj olacak bu asil hizmetin, bir yabancı tarafından, Türkiye Sokakların temiz olma arzusunu büyük takdir ve hayranlıkla karşıladık ve Alipour Group GmbH Yönetim Kurulu Başkanı Iraj Alipour’u ofislerinde ziyaret etdik.

     Avrupa Ekonomi Senatörü ve Alipour Group GmbH Yönetim Kurulu Başkanı Iraj Alipour ile yaptığımız söyleşide; Türkiye’deki yatırımlarını hızlandırdığını, Teknoloji, yazılım, ilaç ve yeni Ar-Ge ürünlerine dayalı farklı şirketlerden oluşan Almanya merkezli Alipour Group’un 30 yıllık geçmişi olduğunu öğrendik.

    Faliyetlerini sorduğumuzda; Son 3 yıldır Türkiye’de ticari faaliyetlerini sürdürmeye başladığını, özellikle Ar-Ge’ye dayalı yeni nesil teknolojik ürünlerin Türkiye’de üretilmesi ve ihracatı için çalıştıklarını dile getirdi.  

    Geliştirdiği ürünler arasında, nano teknoloji içeren underbold isimli sertleştirilmiş ve ekolojik yol kaplama malzemesi ile KOBİ’lerin kendi enerjilerini üretmeye destek olacak, yeni nesil rüzgar gülü konusunda bilgiler verdi.

    Rüzgar gülü, Almanya ve İsviçre’den transfer edilen teknoloji ile üretim yapacak, ayrıca atıkların kompost hale getirilmesiyle elde edilen yüksek katma değerli ürün de Türkiye’de üretilerek, dünyaya satılacak, olması yüzümüzü güldürdü.

    Tüm yatırımlarını Türkiye’de yapma kararı alan Alipour Group “3 yılı aşan araştırma-geliştirme çalışmalarımızla elde edilen ve patentli ürünlerin tamamı Türkiye’de üretilecek.” Diyen Yönetim Kurulu Başkanı Iraj Alipour, Halen probiyotik özellikler içeren, bakteri ve virüs bulaşmasını önleyici “dezenfektan kabini” ve yine özel tasarımlı, virüs ve bakteri öldürücü “hava temizleme cihazı” üretimi için yatırımlarını hızlandıracağı bilgisini paylaştı.



    Türkiye’de farklı şirketler kurduklarını ve patent ve marka tescilleri bulunan ürünleri, Türkiye’de üreteceklerini açıkladı. Alipour, “Türkiye’nin son 20 yılda alt yapısı çok gelişti. Türkiye güçlü bir ülke. Amacımız ürettiğimiz bütün ürünleri dünyaya satmak.” Dedi.

    Avrupa Ekonomi Senatosu hakkındaki sorumuza; Avrupa Ekonomi Senatosu (European Economic Senate-EES)’in Yönetim Merkezi Münih’de olduğu söyledi.

    “Genel Başkan Dr. Ingo Friedrich. (Dr. Ingo Friedrich, 1979-2009 arasında tam otuz yıl Avrupa Parlamentosu’nda senatörlük yaptı. 2007-2014 döneminde de Parlamento Başkan Yardımcılığı’nı yürütdü.) Avrupa Parlamentosu’nda 49 Senatör var. Avrupa Konseyi’nin 2014-2019 döneminde Başkanı olan, Jean-Claude Juncker’de seçkin üyeler arasında 

    Almanya, Avusturya, İsviçre, Çek Cumhuriyeti gibi farklı ülkelerin, Avrupa Parlamentosu’na seçilmiş üyeleri de üyeler arasında. 

    Microsoft Almanya, Audi, Almanya Telekom, UBS Almanya, Deutsche Bank gibi dünya çapında şirketlerin başkan ve CEO’ları da Avrupa Ekonomi Senatosu’nun üyeleri” gibi bilgler aldık.


    yilmazparlar@yahoo.com


    10 Ağustos 2013 Cumartesi

    İSVİÇRE İSTANBUL KONSOLOSLUK-BAĞIMSIZLIK GÜN RESEPSİYONU -YILMAZ PARLAR


    İSVİÇRE İSTANBUL KONSOLOSLUK

    BAĞIMSIZLIK GÜN RESEPSİYONU

    Geleneksel olarak 1 Ağustos 1291 tarihi kabul edilen İsviçre Konfederasyonu'nun kurulması nedeniyle her yıl kutlanan Bağımsızlık günü, bu yıl 722. yıldönümü kutlandı.





    İstanbul’da gerçekleşen İsviçre Bağımsızlık günü kutlaması kapsamında 1 Ağustos 2013 tarihli Swiss Hotelde, Konsoloslukca resepsiyon verildi.

    İsviçre İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz eşi Yıldırım Kırgöz Başkonsolos vekili John Ruhoff eşi Agnessia Ruhoff konukları karşıladılar.

    722. kuruluş yılı şerefine düzenlenen davette İki ülke milli marşları çalınması ve söylenmesi ardından Başkonsolos Monika Schmutz Kırgöz protokol konuşması yaptı.

    Hava şartlarından dolayı havuz başına alınan resepsiyonun hazırlanan Swiss hotel Sultanparkdaki, bayraklarla süslü dekoru görmeyi nazikçe önerdi.








    İsviçreli’ ler için 1 Ağustos öneminden bahsederek, “7 Bakanımızın tamamı bu özel günde konuşmalar yapmak üzere ülkede seyahat etmektedir.” Bilgisini verdi.
    .
    Başbakanlarının referansından söz ederek, İsviçre'nin finans merkezi hakkında Dış işleri bakanlarının iyimser, Ekonomi bakanlarının İsviçre'nin en innovatif ülke olduğuna dikkat çekti. Gelenekler geçmişimiz inovasyon gelecek. Yarınımızın stratejisini olusturmamiza izin verin. Korkmayın 7 bakanımızi çağırmayacağım. şeklindeki espirisi konukları güldürdü.

    “Geçtiğimiz yıl İsviçre'den sayısız Delegasyon Türkiye’yi ziyaret etti. Konsolosumuz pekcok açılışa katıldı.” Diyerek Türkiye’nin kendileri için nekadar önemli olduğunun altını çizdi.

    “Kırgız ismi bir İsviçre li ismi değil. Ben şahsen bunun kanıtlarından biriyim. Ben eminim. Maximillian da öyle. Ben tek örnek değilim. Aramızda birçok İsviçreli- Türk çift bulunuyor. Bu akşam ayrıca aramızda özel bir çift var, Selma ve Stefan çifti Nerede olduklarını göremiyorum ama bu gece burada hepimiz onların 10. Evlilik yıldönümünu kutluyoruz. Mutlu yıllara. Bir başka kutlamamiz var. Bu yıl Lozan anlaşmasının imzalanisinin 90.yil dönümü. Tarihi detayları vermeyeceğim. Son konu. Saha önce ne kadar çok uluslu olduğumuzdan bahsetmiştim. Bu gece nin sürprizi dünyanın yükselen starını takdim etmek istiyorum. Lily Summerfields Şimdi Berlin den geldi. Eskiden Roma. Boston daydi ve Lara Fabian in partneriydi. Huzularınızda” diyerek konukları büfeye davet etti.






    Swiss Hotelde havuz başında gerçekleşen Konfederasyon ülke İsviçre Bağımsızlık günü İstanbul resepsiyonuna İş, ilim, siyaset sanat dünyasının ünlü kişileri İstanbul’daki konsoloslar ve temsilcileri, seçkin davetliler katıldı.

    Acar Germen - Zeynep Germen, Minur Hamamcıoğlu - Sennur Hamamcıoğlu

    Cem Hakko Ebru Sanver – Haluk, Ferhunde Verdi, Marcus Slevogt - Ayşe Slevogt

    Sylvia Magripli - Kenan Magripli göze çarpan isimlerdi.





    İsrail Konsolosu Moshe Kamhi –Ferda Kamhi, Leyla Alaton ile yaptığımız kısa sohbette, Moshe Kamhi ülke ekonomisine yaptığı hizmetler kadar sanata verdiği emekleri unutulmayan Leyla Alaton’a verdiği destekden dolayı Balat Cibali’de 15 Eylül 2013 tarihinde sanatseverlere kapılarını açacak, Küçük Mustafa Paşa “Su. Aşkın Gözyaşları Gibi" enstalasyon sergi hakkında gelişmeleri sordu.

    Sanat ve Ekonomi adına Ülkemizde başarıyla ve özveriyle yürüttükleri dört yıllık konsolosluk hizmetleri Kamhi çiftinin yüzlerindeki memnuniyetden okunuyordu. İsrail İsviçre Türk iş adamlarının birliktelikleri örneklerinden söz eden Moshe Kamhi Türkiye’ye dönemi esnasında çok yatırımcıların geldiğini her alanda severek hizmet vereceklerini bir kere daha yineledi.

    Sinema sanatcısı Derya Şen’in henüz bitirdiği filmden sonraki projeleri ve Tv dizileri konuları ekonomiden sanata taşıdı.


    15 binden fazla kişiye istihdama katkı sağlayan 3 milyar İsviçre franktan fazla bir değerde yatırım gerçekleştiren İsviçreli yatırımcılar, Türkiye dikkat çeken önemli ülke durumda olduğu

    15 binden fazla kişiye istihdama katkı sağlayan 3 milyar İsviçre franktan fazla bir değerde yatırım gerçekleştiren İsviçreli yatırımcılar, Türkiye dikkat çeken önemli ülke durumda olduğu, yine İş adamlarıyla yaptığımız sohbetler arasındaydı.





    MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) Orta Asya ülkeleri için mükemmel konumda yer alması İsviçreli iş adamların merceği altına girdiğini görmekteler.




    Şirket satın alan iş adamları kadar ortak olanlar bir kısmıda MENA gibi geniş pazara açılmak için İstanbul’u bu pazara açılan pencere olarak değerlendirmekteler.

    Ayrıca son haftalarda gelişen olayların turizme etkisinin potansiyeli küçültemiyeceği görüşündeler.

    İsviçre’ya ait spesiyalitelerin oluşturduğu zengin büfeye müzik eşlik edince konuklar eğlenceli kutlama geçirdiler.


    yilmazparlar@yahoo.com