23 Ocak 2018 Salı

Flash İletişim 10.yaşını sektör temsilcileriyle kutladı-Yılmaz Parlar



Flash’dan Onur Ödülleri

Sağlık hizmeti sunumunda tüm süreçlere hakim, sektörde uzun yıllar üst düzey yöneticilik yapmış ve konusunda uzman; dinamik ve yenilikçi bir ekip tarafından 2007 yılında sağlık sektörüne giriş yapan Flash İletişim 10.yaşını sektör temsilcilerini buluşturan bir gala gecesi ile kutladı.
Green Park Hotel’de gerçekleştirilen etkinlikte geride bıraktığı 10 yılda sağlık sektörüne  yarattığı katma değeri ortaya koyan firma, proje ortakları olan sağlık kurumlarının  üst düzey yöneticilerini, ceo ve dekanlarını ağırladı. 
Etkinlikte , Flash İletişim Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Öztürk , satışlarında üstün başarı gösteren ,  5.ve 10.yılını dolduran çalışma arkadaşlarına  katkılarından dolayı “Onur Ödülü” verdi. Ödül takdiminde söz alan Academic Hospital Yönetim Kurulu Üyesi Sn. Prof. Dr.Tuğrul Biren , Yaşar Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Sn.Dr.Hilmi Çebi ,Örnek Tıp Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Sn.Dr.İlhan İşcen ,Flash İletişim ekibinin hedeflerinin çok üstünde olan başarılı çalışmalarının devam etmesini temenni ederek , firmanın sağlık sektörüne kazandırdığı ivmeden memnuniyetlerini ifade ettiler. 
Şişli Kolan International Hospital ,Medicana Çamlıca , Doğan Hastanesi,Via Hospital,Esteworld,Astra Group yöneticileri de davete katılanlar arasındaydı.Ege ve karadeniz bölgesi yöresel oyunları gösterisi gibi farklı etkinliklerin gerçekleştirildiği gecede oldukça renkli anlar yaşandı..
Flash İletişim,güçlü kadrosu, teknolojik alt yapısı , inbound / outbound işletiminin çok kapsamlı ve belirli bir metodoloji gerektiren önemli bir iş alanı olduğuna inancıyla, bugüne kadar farklı müşterileri için gerçekleştirdiği binlerce proje, on binlerce check-up satışı ve yapılan yüzbinlerce anket ile sektörel gücünü ve kalitesini ispatlamıştır.
2015 yılından itibaren teknolojisini ve vizyonunu değiştirerek ,sadece bir satış kanalı olmaktan çıkan Flash İletişim, takım ruhu anlayışında, kalite, dakiklik ve müşteri memnuniyeti ilkelerinden taviz vermeden, pazar araştırması, call center hizmetleri, alan taramaları, müşteri talep ve şikayet yönetimi ,sekreterlik hizmetleri, telefon ile tanıtım, izinli data oluşturma, sadakat ve memnuniyet anketleri  gibi pek çok konuda müşteri ağına  çözüm ortaklığı yaparak hizmet yelpazesini genişletmiştir..

yilmazparlar@yahoo.com

28 Aralık 2017 Perşembe

2018 Turizmcilerce sıcak karşılanıyor-Yılmaz Parlar



2018 Turizmcilerce sıcak karşılanıyor
SKAL İstanbul Kulübü sıcak renklerle düzenlediği yılbaşı partisi ile yeni yıl için moral depolarken, sıcak karşıladığı, 2018 yılına ümitli bakıyor.
2018 Turizm beklentilerinin konuşulduğu parti İstanbul ve Marmara kulüplerin iştiraki ile Nişantaşı The Sofa Hotel Genel Müdür Cantekin Temizer ev sahipliğinde 26 Aralık 2017 Salı akşamı gerçekleşti.
Etkinliğe İstanbul SKAL Kulubü, Başkan Fatma Bahar Birinci, yönetim kurul üyeleri; Ata Eremsoy, Ayşe Önen, Selma Tatar, Dr. Özen Kırant Yozcu ve ICCA’nın Amsterdam’daki merkez ofisinde görev yapacak ICCA’nın Avrupa direkötürlüğü’ne getirilen Elif Balcı Fisunoğlu olarak tam yönetim katıldı.
Türkiye'nin 2018 yılı bütçesinin verdiği bütçe açığının büyük kısmının turizm gelirleriyle giderilmesi, 2018 yılında da ihtiyacımız olacak olan takribi 200 milyar dolar dövizin kaynağı olarak tüm gözlerin turizme çevrilişi, Turizm sivil toplum örgütlerince beklentilerin ağır sorumluluk yükün bilincini dahada artırdı.
Bakanlık öncülüğünde gelecek yıl turizm alanında yeni strateji oluşturulacağı, turizm sektöründe yeni kaynak pazarlar oluşturmak ve turizm çeşitliliğini sağlamak üzere kapsamlı bir dönüşümün hedeflendiği strateji, farklı turizm türleri konusunda bilgilendirici çalışmalar da yürüteceği olması muhtemel krizlerin turizm sektöründeki etkisini azaltmak için de sektöre özgü risk ve kriz yönetimi geliştirileceği, alternatif turizminde planlama ve altyapı çalışmaların tamamlanacağı açıklanan programlar doğrultusunda sektöre umut oldukca fazla.
2014'te zirveye çıkan ancak 2015 ve 2016'da yaşanan bölgesel krizlerin ve terör olaylarının etkisiyle gerileme yaşanan turizm sektörüne yönelik 2018 beklentilerini SKAL İstanbul Başkanı Bahar Birinci’ye soruyoruz.
Başkan Birinci “Turizmde gelecek yıl beklentisi, 2018 ile ilgili acentelerden ve havayolu şirketlerinden olumlu sinyaller gelmeye devam ediyor.
Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçi sayısının, 2018 de istenen turizm profilinin artacağı turizm gelirlerininde paralel olarak daha iyi seviyelere gelebileceği inancını taşımaktayım. Kulübümüzün çok kilit yerlerde üyelerin olmasıyla üstümüze düşen sorumluluğu her zamankinden daha fazla hissederek eski yıllardaki seviyelere tekrar getireceğimiz ve aşacağımız umudundayım.
Azerbeycan Baku SKAL Kulübü Başkanı Ahmet Can Yeşildağ ile yaptığımız kısa söyleşide  “Turizm açısından verimli geçmeyen iki senenin ardindan; ümitlerimizin yüksek olduğu 2018 yılına giriyoruz. Sadece dünyadaki siyasal ve politik gelişmelerden dolayı değil; Türk Turizmcilerinin rehavete kapılıp yeterli staretejik kararlar alınmamasından dolayı gerileyen turist rakkamlarının 2018 yılında çıkarılan dersler neticesinde tekrar güçleneceğini düşünüyorum. Bunun için çağımızın yeni trend pazarlama yöntemlerini kullanmalıyız. Bölgesel pazarlamaya daha çok önem vermeliyiz. Türkiye büyük ve güçlü bir ülke; bölgesel sorunlar tüm Türkiye'de yaşanıyormuş şeklindeki algıları silmeliyiz. Tüm dünyadan turist almalıyız. Turizm çeşitlerimizi arttırmalıyız ve alternatif turizm çeşitlerimizi de güneş; kum ve denizlerimizi pazarladığımız şekilde bütçeler ayırarak pazarlamalıyız diye düşünüyorum.”dedi
TÜROB Başkanı Timur Bayındır, “2018 yılının Çin’de ‘Türkiye Turizm Yılı’ ilan edilmesiyle birlikte 1.3 milyarlık dev bir nüfusa sahip olan ülkede yılda 122 milyon kişi yurtdışına çıkarken Bütün Çin Türkiye’ye gelmek istese mevcut uçuş kapasitesiyle senede ancak üçyüz bin kişi gelebilir. Çin’den Türkiye’ye uçuşların mutlaka artması lazım. 1 milyon Çinli turist hedefi ulaşılabilir bir rakam. Yeter ki ulaşım imkanı sağlansın. İki temel hususun çözümlenmesi gerekiyor. Birincisi, güvenlik algısı özelinde diplomatik ilişkilerin arttırılması, İkincisi ve biz turizmciler açısından daha önemlisi ulaşım, yani uçak sorunudur. THY’nin Pekin, Şangay ve Guangzhou gibi temel noktalara uçması önemli bir fırsat, ancak yeterli değil.
Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli yatak sayısının belediye belgeli yatak sayısıyla birlikde yatırım aşamasındaki kapasitenin iki milyona yakın seviyelerde konaklama olarak sıkıntının olmıyacağı öngörüyoruz.”dedi
Boğaziçi üniversitesi öğretim görevlisi yönetim kurul üyesi Dr. Özen Kırant Yozcu’nun akdemiysen olarak değerlendirmesi ise  “T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes ortaklığıyla yürütülen, her yıl üç sürdürülebilir turizm fikrine fon desteğinin yanı sıra; eğitim, planlama, teknik destek, iletişim ve danışmanlık desteği verildiği, gelecek Turizmde sloganı sektörün önemini vurguluyor. 2018’de destekleyeceği projelerde Truva Kültür Rotası (Çanakkale) Perşembe(Ordu) ve Şile (İstanbul) olması tüm Ülkeye dağılan bir turizmin işaretlerini veriyor.”dedi
yilmazparlar@yahoo.com

  

21 Aralık 2017 Perşembe

İTO 2018 yılı bütçesi kabul -Yılmaz Parlar

İTO 2018 yılı bütçesi kabul  
İTO'nun yeni yıl bütçesi 301 milyon 350 bin 8 lira oldu
İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 2018 yılı bütçesi, yapılan oylamada net 301 milyon 350 bin 8 lira olarak kabul edildi.
İTO İş Programı ve Bütçe Görüşmeleri toplantısı, 21Aralık 2017 Perşembe günü, İTO Meclisi’nde gerçekleştirildi. 
Bütçe Komisyonu Başkanı Sadettin Çaldağ’ın yaptığı değerlendirmeyle 2017 gelir ve giderleri ile 2018 bütçesi İTO Meclisi’nde görüşüldü. Bütçe fasılları tek tek meclisin onayına sunuldu.
Gerçekleştirilen oylamada, yeni yıl bütçesi kabul edildi. Geçen yıl 277 milyon 20 bin 8 lira Türk Lirası olan İTO bütçesi, yaklaşık 24 milyon lira arttı.

İstanbul Ticaret Odası'nın yeni Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran, "2017'de toplam gelirlerimiz 279 milyon 500 bin 759 lira, toplam giderlerimiz ise 217 milyon 992 bin 442 lira olarak gerçekleşti. Böylelikle 2017 bütçesi, 61 milyon 508 bin 317 lira fazla verdi. Bu rakamlar 'gereken yere, gerektiği kadar' anlayışımızın da somut bir yansımasıdır" dedi.

2017 bütçesine ilişkin yekun tutarları da paylaşan İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Öztürk Oran   "2017’de toplam gelirlerimiz, 279 milyon 500 bin 759 lira, toplam giderler ise 217 milyon 992 bin 442 lira olarak gerçekleşti. Böylelikle 2017 bütçesi, 61 milyon 508 bin 317 lira fazla verdi. Bu rakamlar 'gereken yere, gerektiği kadar' anlayışımızın da somut bir yansımasıdır. Nitekim bizler 'nehirde akan suyu dahi israf etmemeyi' öğütleyen bir Peygamberin ümmetiyiz. O halde üyemizin parasını kılı kırk yararak sarf etmek de en önemli sorumluluğumuz. Böylelikle 416 bin üyeli odamızın 301 milyon 350 bin 8 liralık 2018 yılı bütçesini ve iş programını da tensiplerinize sunuyoruz. Allah, ülkemizi ve üyemizi büyütecek işlerde kullanmayı nasip etsin."dedi
yilmazparlar@yahoo.com

17 Aralık 2017 Pazar

KBB ve Burun Estetiği Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy-Daha erkeksi bir görünüm için burun önemli-Yılmaz Parlar

Ucu düşük bir burun, erkeğin karizmasını bozuyor

Daha erkeksi bir görünüm için burun önemli

Burun estetiği, geçmişte büyük oranda kadınlar tarafından tercih
edilmesine rağmen, günümüzde neredeyse hastaların yarısını erkekler
oluşturuyor. Yüzün ortasında olan burun, kişiye ilk bakıldığında dikkat
çeken özelliklerinin başında yer alıyor. Ucu düşük bir burun kişiye, daha
sinirli, enerjisi düşük ve olduğundan yaşlı bir görünüm verebiliyor. Bu da
kişinin, mesleki ve sosyal hayatında olumsuz önyargılar olarak geri
dönebiliyor.

İdeal erkek burun estetiği hakkında bilgi veren KBB ve Burun Estetiği
Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy “Erkeksi yani maskülen bir burun sırtı, düz inmelidir ve ucu fazla kalkık olmamalıdır. Erkeklerde üst dudak ile burnun yandan ideal açısı 95-100 iken, kadınlarda bu açı biraz daha fazla olup 105-110 derecedir. Erkek burnu güçlü görünmelidir. Çok fazla kibar ve nazik olması tercih edilmez”diyor.

Erkeksi ve yakışıklı bir görüntü isteniyor*

 Erkeklerin, spor veya çeşitli dış ortam yaralanmalarına ve burun
 kırıklarına daha fazla maruz kalabildiğine işaret eden Doç. Dr. Seçkin
Ulusoy, şunları söyledi; “Erkeklerde, burundan nefes alma problemleri, daha sık olabiliyor. Burun tıkanıklığı sebebiyle ameliyat olmaları gerektiğinde, çoğu zaman burun dışına da bir müdahale gerekebiliyor ve bu nefes almalarını oldukça olumlu
etkiliyor. Ayrıca, hazır genel anestezi almışken, daha erkeksi ve yakışıklı
bir görüntüye sahip olmayı kim istemez ki? Devir, daha iyi nefes alan ve
 erkeksi burunlar devri” dedi.

*Sosyal, mesleki ve özel hayatı olumlu etkiliyor
Burun estetiği ameliyatlarının, dünya genelinde son yıllarda en fazla yapılan ameliyatlar arasında olduğunu anlatan Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları kaydet;
“Rinoplasti (burun estetiği) taleplerinin artmasının nedenleri arasında
 şunlar söylenebilir. Sosyal medyanın da etkisiyle etkileyici bir profil
 fotoğrafı, kişinin sosyal, mesleki ve özel hayatına olumlu katkıda
 bulunuyor. Bu ameliyatların son yıllarda oldukça gelişen yöntemleri ile çok
daha öngörülebilir olması da, ameliyat olma isteğini arttırıyor. Ayrıca,
eskinden şehir efsanesine dönüşen ‘Burun estetiği ameliyatlarından sonra,
burun ucu düşer’ önyargısı da tamamen kaybolmuştur. Günümüzde kullandığımız
yöntemler ile bir ömür boyu ucu düşmeyen rinoplasti ameliyatları yapmak
mümkün” diye konuştu.

Burun estetiği ameliyatları, yoğun tecrübe gerektirir

Halk arasında çok daha basit ve kolay algılanmasına karşın, burun estetiği
ameliyatlarının oldukça özellikli, yoğun tecrübe ve ilgi gerektiren
ameliyatlardan birisi olduğunun altını çizen Doç. Dr. Seçkin Ulusoy,
 şunları belirtti; “Bazen hastalarımız, ‘Ben sadece burnumun ucunu (veya sırtını) biraz törpületmeyi istiyorum; başka da bir şey istemiyorum’ diye geliyor. Ancak süreç, bu kadar basit olmayabiliyor. Başvuran hastalarımızı analiz
ettiğimizde, çoğu zaman burun içerisinde, valf dediğimiz hava geçiş
yollarında ve dış yüzeyinde, hem nefes almaya dönük, hem de estetik olarak
farklı çözülebilir sorunlar olduğunu görmekteyiz. Günümüzün bilgisayar
programları ve fotoğraflama teknikleriyle de bunları hastalarımıza
açıklayarak, doğru hedefler belirleyerek çok daha başarılı sonuçlar elde
etmek mümkün. Burun estetiği ameliyatlarında sıklıkla kullandığımız
Ultrasonik Piezo cerrahi sayesinde, revizyon dediğimiz ikinci kez ameliyat
olma oranları da oldukça düşmektedir” şeklinde konuştu.



yilmazparlar@yahoo.com

25 Kasım 2017 Cumartesi

İstişare Toplumsal Aklı, Katılımcı Demokrasiyi Ve Güveni Geliştirir-Yılmaz Parlar

İSTİŞARE TOPLUMSAL AKLI GELİŞTİRİR
İstişare Toplumsal Aklı, Katılımcı Demokrasiyi Ve Güveni Geliştirir

Karar verme süreçlerinde anlamlı paydaş ilişkileri kurmak ve sağlıklı bir istişare süreci yaratmak çok önemli. Cranfield Universitesi, Doughty Center uzmanlarından Neil Jeffery tarafından hazırlanan “İstişare: Paydaşların Kararlara Katılımı” adlı kitap Argüden Yönetişim Akademisi tarafından Türkçeye kazandırıldı. Rehber, KalDer işbirliği ile “Dönüşüme Liderlik” 26. Kalite Kongresi’nde okuyucularla buluştu.  Yayının tanıtımı ise Kongre’de Dr. Yılmaz Argüden’in yönettiği “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri! Riskleri!” adlı panelde yapıldı.
 KalDer’in ‘Dönüşüme Liderlik’ temalı 26. Ulusal Kalite Kongresi’nde Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri başlıklı panele Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin, Sürdürülebilir Kalkınma Derneği Başkanı Canan Ercan Çelik, Global Compact Türkiye Başkanı Mustafa Seçkin ve Yaşar Holding Yönetim Kurulu Üyesi İdil Yiğitbaşı katıldı. Panele Argüden Yönetişim Akademisi kurucusu Dr. Yılmaz Argüden başkanlık yaptı.

Kongre katılımcıları ile paylaşılan ve panelde tanıtılan ve paydaş katılımının başarılı bir şekilde nasıl yürütülebileceğini anlatan, başarılı paydaş katılımı yönetimi için ipuçları veren rehber niteliğindeki “İstişare: Paydaşların Kararlara Katılımı” adlı kitap özellikle, kamu sektörü ve şirkeklerin önemli karar süreçlerine paydaş katılımını sağlamak üzere ne gibi yöntemler kullanılabileceğini ortaya koyuyor. Ancak, sadece yöntemler değil, aynı zamanda davranışları etkileyen kültürün de elde edilecek sonuçlar açısından kritik önemi var. Anlamlı bir katılım sürecinin inşasında sadece kamu ve şirketler açsından değil, katılımcılar ve STK’lar açısından da göz önünde bulundurulması gereken adımları ortaya koyan bu kitapta, istişare süreçlerinde nasıl bir anlayış ile katılım sağlanması gereği vurgulanıyor. 
Dr. Yılmaz Argüden: “Paydaş katılımı, güven ortamının tesisi için kritik önem taşıyor.” 
Argüden Yönetişim Akademisi’nin kurucusu Dr. Yılmaz Argüden başkanlığını yaptığı panelde “Paydaşların karar süreçlerine katkı sağlayabilmeleri, iyi yönetişim ilkelerinin hayata geçirilmesi açısından önemlidir. Bu doğrultuda, kapsayıcı istişare süreçlerine işlerlik kazandırmak hem vatandaş-devlet ilişkilerinde, hem de şirket-paydaş ilişkilerinde güven oluşturmanın önemli bir adımıdır.“ dedi.
Ebru Dildar Edin ‘Sürdürülebilir Finansman Bildirgesi’nin daha iyi bir dünya için ne kadar önemli dönüştürücü bir adım olduğunu; Canan Ercan Çelik Türk sanayi üretiminin %30’undan fazlasını temsil eden Sürdürülebilir Kalkınma Derneği’nin çalışmalarını; Mustafa Seçkin Global Compact Türkiye’nin dünyaya örnek olacak uygulamaları hayata geçirdiğini ve İdil Yiğitbaşı da sürdürülebilir tarım uygulamalarına öncülük yapan Pınar Süt’ün hikayesini katılımcılar ile paylaştılar.
Argüden Yönetişim Akademisi; Kâr amacı gütmeyen Argüden Yönetişim Akademisi, faaliyetlerini Boğaziçi Üniversitesi Vakfı çatısı altında yürütmektedir. Akademi kamu, sivil toplum, özel sektör ve uluslararası kuruluşlarda daha kaliteli bir yaşam ve sürdürülebilir bir gelecek için eğitim, araştırma ve iletişim faaliyetleri gerçekleştiriyor. “Yönetişim” konusundaki küresel bilgi ve deneyimin, bütünsel bir anlayışla aktarılmasını hedefleyerek, bu kültürün başta bugünün ve geleceğin liderleri olan çocuklarda olmak üzere toplumun her kesiminde yayılmasını önemsiyor.

yilmazparlar@yahoo.com

24 Kasım 2017 Cuma

Kocaeli’yi bilişim Fuarı-Yılmaz Parlar

Kocaeli’yi bilişim Kenti Yapacağız
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu “Amacımız Kocaeli’yi; bilişim ve teknolojide de Dünyanın odak şehirlerinden biri haline getirmek”
5.000 metre karelik net sergileme alanı üzerinde, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından "sanal ve arttırılmış gerçeklik" ana temasıyla hayata geçirilen, 23-24-25-26 Kasım 2017 tarihleri arasında sürecek olan, Bilişim Festivali niteliğindeki Kocaeli Bilişim Fuarı açıldı.

Yoğun ilgi gören, açılışa Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu başda olmak üzere iş ve siyaset dünyasının önemli isimleri, akademisyenler, bilişim dernek başkanları temsicileri, öğretim görevlileri katıldılar.
Fuar kapsamında; Endüstri 4.0, interaktif eğitim yazılımları, siber güvenlik sistemleri, mobil yazılım teknolojileri, sanal ve artırılmış gerçeklik, bilişim, yazılım geliştirme, bilgi yönetimi, tüketici elektroniği ürünleri, 3D, simülasyon, sanal gerçeklik, endüstriyel otomasyon, yeni nesil eğitim setleri, robotik, maker, akıllı ev teknolojileri, akıllı şehirler, GSM sektörü, web, network ve bireysel veri güvenliği, yapay zeka, akıllı çözümler gibi konular standlarda bilişim tutkunu ziyaretcilere sunuluyor.
Prorobotek firmasına ait pek çok teknolojik özelliğe sahip, sahnede katılımcıları selamlayan robot Sanbot'un takdimciliği sempatik beğeni kazandı. Robot Sanbot Protokol konuşmalacıları davet etdi.
Nefes kesen güzellikdeki, LED dans gösterisinin ardından, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu Türkiye’de ve dünyada gelinen son noktayla vurguladığı, fuarda uzmanlar tarafından değerlendirileceği, bilişim devlerinin uygulamaya aldığı, son yenilikler, uçuş simülatörleri, akıllı şehir sistemleri, inovatif ürünler, robotik uygulamalar tanıtılacağı, Ülke bilişimde; Özellikle savunma alanında geldiği düzey, gözler önüne serileceğini, sektörün önemli aktörleri deneyimlerini aktaracağını söyledi.

Başkan Karaosmanoğlu “İnsanlık bakır, demir ve tunç çağını geçti. İslâm medeniyeti bir güneş gibi insanlığın üzerine doğdu. Bundan etkilenen Avrupa; Kendi ortaçağ karanlığından, Rönesans ve Reform hareketleriyle çıkmayı başardı. 18’inci yüzyılın sonunda, buharın sanayide kullanılmasıyla seri üretim
1’inci Sanayi Dönemi Başladı. 2’ncisinde elektrik,
3’üncüsünde elektronik sistemler üretimde çığır açtı.
Bu arada insanoğlu uzaya çıktı. Bilgisayar, daha sonra internet hayatımızda yerini aldı. Bilişim teknolojilerinin endüstriye adapte edilmesiyle Sanayi 4.0 dönemi başladı.” Şeklinde ufuk turu yaptı.

Otomasyon sistemleri ve üretim teknolojilerinde oyunun kuralları yeniden tanımlandığını, dengelerin tamamen değiştiğini dile getiren Başkan  “Bu yeni dönemin; En önemli unsuru eşyanın ve insanlığın birbirine adapte olması, çevrimiçi olarak yaşamasıdır. Artık nesnelerin internetiyle; Eşyaların akıllanmasından; Birbiriyle ilişki içinde olmasından bahsediyoruz. Evlerimiz akıllanıyor. Çoktandır akıllı cep telefonları hayatımızın olmazsa olmaz bir unsuru haline geldi. 3 boyutlu yazıcılarla, çok yakın bir sürede; adeta her evde tek kişilik fabrikalar kurulacak.
Üretim ve tüketim ilişkisi de yeniden tanımlanacak. Robot teknolojileri ve yapay zekâ; Dünyanın kaderini etkileyecek çapta gelişmeler. İnsanlığın kısa zamanda gerçekleştirdiği bu devrimler, siyaseti, toplumu, yaşam biçimimizi derinden etkiliyor.” dedi

İbrahim Karaosmanoğlu, Devletlerin, toplumların örgütlenme biçiminin, yönetim sistemlerin köklü olarak değiştiğini, Dünyanın, her çağda kendine özgü bir şekilde küreselleştiğini, Hiçbir çağda insanoğlunun birbirine bu kadar bağlanmadığını söyleyerek özetle; “Geç kaldığımız, yeni dünyanın, bu dönemin kodlarını çözebilirsek, 1 yıla 100 yıl sığdırabilir, geç başladığımız yarışı en önde tamamlayabiliriz. Amacımız, Yeni dünyanın sunduğu fırsatları akıllıca değerlendirmektir. Sanayi ve üretim alanında; yaklaşık 100 yıldan bu yana birikmekte olan büyük bir know how’a sahibiz. Hedefimiz; Bu büyük birikimi; Bilişim ve teknolojiye evirmek; Ülkemizin ve insanlığın yükselişine daha fazla katkı sunmaktır. Amacımız Kocaeli’yi; bilişim ve teknolojide de Dünyanın odak şehirlerinden biri haline getirmek,
Hükümetimizin vizyon projelerinden biri olan, Türkiye’nin ilk Bilişim Vadisi Kocaeli’de hızla yükseliyor. Burada, dünyanın en önemli bilişim, yazılım ve teknoloji firmaları yerini alacak.”şeklinde öngörüde bulundu.

Kocaeli Valisi Hüseyin Aksoy, bilgi ve teknolojinin gelişimiyle dünyanın hızla değiştiğini belirterek, Türkiye'nin gelişen dünyada yerini alabilmesi için teknolojinin büyük bir titizlikle takip edilmesinin büyük önem taşıdığını, Kocaeli’nin 76’ya ulaşan Ar-Ge merkeziyle Türkiye’de en önde gelen illerden biri olduğunu söyledi.

Vali “ Bilişim Vadisi büyük öneme sahip. Başbakan Yardımcımızın Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı döneminde ve Milli Savunma Bakanlığı döneminde takip ederek, bu günlere getirdiği Bilişim Vadimizin ilk bölümü tamamlanmak üzere. Türkiye içinden ve dışından birçok firmanın yer almaya çalıştığı Bilişim Vadisi bu anlamda ilimiz ve ülkemizi çok daha iyi bir noktaya taşıyacak önemli bir potansiyel oluşturuyor. Bu anlamda bilgi ve teknolojinin her alanda kendini geliştirmesi ve farklı bir noktalara taşınması bakımından da çok önemli katkı sunacaktır” açıklamalarında bulundu.
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Öğrencilere küçük yaşlardan itibaren kodlama öğretilmesi gerekdiğini belirterek "Önümüzdeki süreçte İngilizce biliyor musun sorusunun yerine kodlama biliyor musun sorusu gelecek.” dedi.
20. yüzyıl dünya tarihinin en buhranlı yüzyılı olduğunu, Üretimin büyük oranda insandan bağımsız olacağını, nesnelerin birbiriyle iletişime geçerek üretim yapacağını, yapay zeka üretim planlamasını kendi yapacağını, siber güvenlik konusunun da önem kazanacağını vurguladı.
Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, “Siber güvenlik milli güvenlik meselesi haline geldi. Siber güvenlik yurt savunmasının ayrılmaz bir parçası. siber güvenliğe harcanan para 86 milyar doları buldu.”dedi
TÜBİTAK’ta siber güvenlik merkezinde çalışmaların sürdüğünü, yerli ve milli yazılımların gerçekleştirildiğini, bilgilendirken Kocaeli’de kodlama seferberliğini başlatmak durumundayız şekinde çağrıda bulundu. Başbakan Yardımcısı Fikri Işık,  "Siber riskleri minimize etmek için TÜBİTAK Pardus'u geliştirdi. Pardus dediğimiz Linux tabanlı milli bir işletim sistemi. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımda en fazla önem verdiğim projelerden birisi Pardus olmuştur çünkü milli ve yerli bir işletim sisteminiz olursa siber güvenlikte büyük avantaj sağlarsınız. Bu alanda özellikle dışarıdan gelen saldırılara çok daha güçlü karşı koyma şansımız oluyor.”şeklinde sibere verdiği önemin altını çizdi.

Fuar kapsamında düzenlenen  ’’Kocaeli Kodluyor Yarışması’’ ve ‘’Mehmet Ali Kağıtçı Yenilikçi Tasarımlar Proje Yarışması’’nın ödül törenleri de fuarın açılışı kapsamında yapıldı.
Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi (CERN) Gezisine katılma  3D Yazıcı, Biolid Robot Eğitim Seti, Elektronik Eğitim Seti gibi hediyelerle ve  parayla derece alanlar ödüllendirildi.
Bilişim teknolojilerinin gündelik hayattaki önemi dikkate alındığında, toplumsal dönüşümün gerekliliği olarak bilginin ve bilgiye ulaşma yollarının değişime uğradığı, 4.0 kavramının hayatımıza girdiği bu dönemde, sanayi kenti olarak bilinen Kocaeli, gerek “Bilişim Vadisi” yatırımı ile gerekse Büyükşehir Belediyesinin verdiği hizmetlerle birlikte artık bilişim kenti olma yolunda ciddi adımlar atdığını, tüm unsurları bünyesinde bulundurduğunu, bilinciyle Bilişim Fuarın önemi dahada artmaktadır.
 Konuşmaların ardından bilişim Fuarı, protokol üyelerince kesilen kurdele ile birlikde ziyaretçilere açıldı.

yilmazparlar@yahoo.com

20 Kasım 2017 Pazartesi

EGD’nin Küresel Isınma Kurultayı-Yılmaz parlar


EGD’nin Küresel Isınma Kurultayı bu yılki sloganı “Enerjini Depola, Geleceğini Kurtar” 

İsmail Gülle, 
“Gelecek 100 yıl içinde Türkiye’nin iklimi, Afrika iklimine sahip olabilir”

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından düzenlenen IX.Küresel Isınma Kurultayı, 17 Kasım 2017 tarihinde, İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşti. Uluslararası logitrans Transport Lojistik Fuarı kapsamındaki PILTECH Pil Teknolojileri ve E-mobilite Zirvesi ile birlikte düzenlenen kurultaya, ekonomi muhabirleri, akademisyenler, iş dünyası ve sivil toplum örgütleri yoğun ilgi gösterdi. 

EGD, çevre sorunlarının yarattığı olumsuz sonuçların küresel çerçevede ortaya çıkmasıyla beraber “Yaşadığımız tek dünyada, hepimiz aynı gemideyiz” gerçeğinin tüm yönleriyle anlatılması gereğinden hareketle kamuoyunu bilinçlendirmeye devam ediyor. 

Kurultayın açılış konuşmasını yapan EGD Başkanı Celal Toprak, “Geçtiğimiz kurultaylarda yenilebilir enerji konularını masaya yatırmıştık. Bu yılki kurultayda enerjinin depolanmasını konusunu gündeme taşıyoruz. Yaşadığımız dünyanın aynı zamanda gelecek kuşaklara ait olduğu bilincini taşıyarak, toplumsal bilinci arttırmayı sürdüreceğiz” dedi.  
Toplantıda, IX.Küresel Isınma Kurultayı ödülleri verildi. Uyumsoft’a verilen Çevreye Katkı Ödülünü Uyumsoft Başkanı Mehmet Önder; Acar’a Çevre Dostu Ödülünü Acar Group Başkanı Zekeriya Acar; İnsana ve Doğaya Saygı Ödülünü AL Danışmanlık Genel Müdürü Ayşen Laçinel aldı. 

Türkiye, küresel ısınmadan etkilenecek ülkeler arasında 41. sırada
Türkiye’nin, küresel ısınmada en çok etkilenecek ülkeler arasında 41. sırada yer aldığının altını çizen İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, şunları söyledi: 
“Enerji yoksa, gerisini anlatmaya gerek yok. Küresel ısınma denildiğinde, aslında hepimiz bir şeyleri biliyoruz, ama çok şeyi de aslında bilmiyoruz. Kutuplardaki buzullardan haberdarız, birçok canlı türünün neslinin tükendiğini gözlemliyoruz, çölleşme artarak sürüyor. Küresel iklim değişikliğinin ekonomiye etkisi 2 trilyon dolara mal olduğu belirtiliyor. Ülke olarak küresel ısınmayı önleme konusunda gerekli adımları atmalıyız. Gereken adımlar atılmazsa, gelecek 100 yıl içinde, Türkiye’nin iklimi, Afrika iklimine sahip olabilir. Ülke olarak hedeflerimiz büyük. Geleceğe yön vereceksek, enerjimize sahip çıkarak, onu verimli kullanmalıyız” dedi. 

Ekonomi muhabirleri, küresel ısınmayı değerlendirdi  


IX.Küresel Isınma Kurultayının ilk oturumunda, ekonomi basını küresel ısınma ve enerji konusundaki görüşmelerini paylaştı. Ekonomist Dergisi Enerji Muhabiri Özlem Bay, Dünya Gazetesi Reel Sektör Muhabiri Sercan Akıncı, Sözcü Gazetesi Enerji Muhabiri Taylan Büyükşahin ve Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Çağdaş Cengiz’in konuşmacı olduğu paneli Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis yönetti. 

Mehmet Reis, IMF Başkanını sözlerine dikkat çekti 



Oturumun açılışında Mehmet Reis, “Geçtiğimiz günlerde yapılan ekonomik forumda IMF Başkanı Christine Lagarde, küresel ısınma ve iklim değişikliği hakkında açıklamalar yaparak, ‘-Pişeceğiz, kızaracağız ve kavrulacağız’ dedi. Önümüzdeki 50 yılda bizi karanlık bir geleceğin beklediğine işaret etti. Her birimiz, bu konuyu gündemlerimize alarak, verimli topraklarımızı gelecek nesillere ulaştırmalıyız. Sürdürülebilir tarım stratejisini oluşturmalıyız. Kızılderili atasözünde söylendiği gibi ‘Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, ben buna son arı öldüğünde bölümünü de ekliyorum, beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak’ sözünü de her zaman hatırlamalıyız. Mahatma Gandi’de ‘Dünya, herkesi doyuracak kadar kaynağa sahiptir. Ama herkesin açgözlülüğünü doyuracak kadarına değil diyerek, milyonlarca insanın aç kalmasının nedeni açıklık getirmeye çalışmıştır” dedi. 

Türkiye’ye, yenilebilir enerjide 28 milyar dolar yatırım çekilebilir 

Ülkemizde son 15 yılda yenilebilir enerji konusunda büyük yatırımların olduğunu kaydeden Ekonomist Dergisi Enerji Muhabiri Özlem Bay, “Bugün itibariyle ülkemizin yaklaşık 35 bin megawatt yenilebilir enerji kapasitesi bulunuyor. Toplam enerji üretimi içerisindeki payının, yüzde 50’ye çıkması hedefleniyor. Gelecek yıllarda bu alanda yatırımlar devam ederken, ülkemizin 28 milyar dolara yakın yenilebilir enerji yatırımı çekebileceği öngörülüyor” dedi. 


Ülkemizin sanayi devrimlerini kaçırdığını anlatan Sözcü Gazetesi Enerji Muhabiri Taylan Büyükşahin, “Yenilebilir enerji ve yenilebilir enerjinin depolanması konularında geride kalıyoruz. Ülkemizde nasıl otomotiv sektörü, gıda sektörü gibi sektörler ön planda ise, enerji sektörü de ön plana çıkarılmalıdır ve bu alandaki ilgi de arttırılmalıdır. Biz de ekonomi gazetecileri olarak enerjiyi daha çok ön plana çıkartmalıyız” dedi.  
Dünya Gazetesi Reel Sektör Muhabiri Sercan Akıncı, “Toplantıya gelmeden önce kendi karbon ayak izimi bir değerlendirdim ve uçak seyahatim nedeniyle bana 5 dünyanın gerektiğini gördüm. Enerjinin depolanmasında sıkıntı yaşamaya devam ediyoruz. Elektrikli oto, enerjinin depolanmasında piller konu vb konuları daha yoğun gündeme almalıyız. Şirketlere burada büyük bir rol düşerken, fırsatlar da bulunuyor” dedi. 
Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Çağdaş Cengiz, “Küresel ısınmada bireylerden öte, ülkelerin bu konuda daha etkin kararlar alarak, adımlar atması gerekir. Finans-capital açısından, insanın ve doğanın uyumu çok önemli olmayabiliyor, kağıtlardan gelir kazanmak daha öncelikli planlarında oluyor. Geleceğe yaşanabilir bir dünya bırakmak için bireyler, özel sektör ve dünya olarak topyekün işbirliği içerisinde olmayız” dedi. 


IX.Küresel Isınma Kurultayı ödülleri


Uyumsoft’a Çevreye Katkı Ödülü - Uyumsoft Başkanı Mehmet Önder

Acar’a Çevre Dostu Ödülü - Acar Group Başkanı Zekeriya Acar
İnsana ve Doğaya Saygı Ödülü - AL Danışmanlık Genel Müdürü Ayşen Laçinel


yilmazparlar@yahoo.com