Ucu düşük bir burun, erkeğin karizmasını bozuyor
Daha erkeksi bir görünüm için burun önemli
Burun estetiği, geçmişte büyük oranda kadınlar tarafından tercih
edilmesine rağmen, günümüzde neredeyse hastaların yarısını erkekler
oluşturuyor. Yüzün ortasında olan burun, kişiye ilk bakıldığında dikkat
çeken özelliklerinin başında yer alıyor. Ucu düşük bir burun kişiye, daha
sinirli, enerjisi düşük ve olduğundan yaşlı bir görünüm verebiliyor. Bu da
kişinin, mesleki ve sosyal hayatında olumsuz önyargılar olarak geri
dönebiliyor.
İdeal erkek burun estetiği hakkında bilgi veren KBB ve Burun Estetiği
Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy “Erkeksi yani maskülen bir burun sırtı, düz inmelidir ve ucu fazla kalkık olmamalıdır. Erkeklerde üst dudak ile burnun yandan ideal açısı 95-100 iken, kadınlarda bu açı biraz daha fazla olup 105-110 derecedir. Erkek burnu güçlü görünmelidir. Çok fazla kibar ve nazik olması tercih edilmez”diyor.
Erkeksi ve yakışıklı bir görüntü isteniyor*
Erkeklerin, spor veya çeşitli dış ortam yaralanmalarına ve burun
kırıklarına daha fazla maruz kalabildiğine işaret eden Doç. Dr. Seçkin
Ulusoy, şunları söyledi; “Erkeklerde, burundan nefes alma problemleri, daha sık olabiliyor. Burun tıkanıklığı sebebiyle ameliyat olmaları gerektiğinde, çoğu zaman burun dışına da bir müdahale gerekebiliyor ve bu nefes almalarını oldukça olumlu
etkiliyor. Ayrıca, hazır genel anestezi almışken, daha erkeksi ve yakışıklı
bir görüntüye sahip olmayı kim istemez ki? Devir, daha iyi nefes alan ve
erkeksi burunlar devri” dedi.
*Sosyal, mesleki ve özel hayatı olumlu etkiliyor
Burun estetiği ameliyatlarının, dünya genelinde son yıllarda en fazla yapılan ameliyatlar arasında olduğunu anlatan Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları kaydet;
“Rinoplasti (burun estetiği) taleplerinin artmasının nedenleri arasında
şunlar söylenebilir. Sosyal medyanın da etkisiyle etkileyici bir profil
fotoğrafı, kişinin sosyal, mesleki ve özel hayatına olumlu katkıda
bulunuyor. Bu ameliyatların son yıllarda oldukça gelişen yöntemleri ile çok
daha öngörülebilir olması da, ameliyat olma isteğini arttırıyor. Ayrıca,
eskinden şehir efsanesine dönüşen ‘Burun estetiği ameliyatlarından sonra,
burun ucu düşer’ önyargısı da tamamen kaybolmuştur. Günümüzde kullandığımız
yöntemler ile bir ömür boyu ucu düşmeyen rinoplasti ameliyatları yapmak
mümkün” diye konuştu.
Burun estetiği ameliyatları, yoğun tecrübe gerektirir
Halk arasında çok daha basit ve kolay algılanmasına karşın, burun estetiği
ameliyatlarının oldukça özellikli, yoğun tecrübe ve ilgi gerektiren
ameliyatlardan birisi olduğunun altını çizen Doç. Dr. Seçkin Ulusoy,
şunları belirtti; “Bazen hastalarımız, ‘Ben sadece burnumun ucunu (veya sırtını) biraz törpületmeyi istiyorum; başka da bir şey istemiyorum’ diye geliyor. Ancak süreç, bu kadar basit olmayabiliyor. Başvuran hastalarımızı analiz
ettiğimizde, çoğu zaman burun içerisinde, valf dediğimiz hava geçiş
yollarında ve dış yüzeyinde, hem nefes almaya dönük, hem de estetik olarak
farklı çözülebilir sorunlar olduğunu görmekteyiz. Günümüzün bilgisayar
programları ve fotoğraflama teknikleriyle de bunları hastalarımıza
açıklayarak, doğru hedefler belirleyerek çok daha başarılı sonuçlar elde
etmek mümkün. Burun estetiği ameliyatlarında sıklıkla kullandığımız
Ultrasonik Piezo cerrahi sayesinde, revizyon dediğimiz ikinci kez ameliyat
olma oranları da oldukça düşmektedir” şeklinde konuştu.
Daha erkeksi bir görünüm için burun önemli
Burun estetiği, geçmişte büyük oranda kadınlar tarafından tercih
edilmesine rağmen, günümüzde neredeyse hastaların yarısını erkekler
oluşturuyor. Yüzün ortasında olan burun, kişiye ilk bakıldığında dikkat
çeken özelliklerinin başında yer alıyor. Ucu düşük bir burun kişiye, daha
sinirli, enerjisi düşük ve olduğundan yaşlı bir görünüm verebiliyor. Bu da
kişinin, mesleki ve sosyal hayatında olumsuz önyargılar olarak geri
dönebiliyor.
İdeal erkek burun estetiği hakkında bilgi veren KBB ve Burun Estetiği
Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy “Erkeksi yani maskülen bir burun sırtı, düz inmelidir ve ucu fazla kalkık olmamalıdır. Erkeklerde üst dudak ile burnun yandan ideal açısı 95-100 iken, kadınlarda bu açı biraz daha fazla olup 105-110 derecedir. Erkek burnu güçlü görünmelidir. Çok fazla kibar ve nazik olması tercih edilmez”diyor.
Erkeksi ve yakışıklı bir görüntü isteniyor*
Erkeklerin, spor veya çeşitli dış ortam yaralanmalarına ve burun
kırıklarına daha fazla maruz kalabildiğine işaret eden Doç. Dr. Seçkin
Ulusoy, şunları söyledi; “Erkeklerde, burundan nefes alma problemleri, daha sık olabiliyor. Burun tıkanıklığı sebebiyle ameliyat olmaları gerektiğinde, çoğu zaman burun dışına da bir müdahale gerekebiliyor ve bu nefes almalarını oldukça olumlu
etkiliyor. Ayrıca, hazır genel anestezi almışken, daha erkeksi ve yakışıklı
bir görüntüye sahip olmayı kim istemez ki? Devir, daha iyi nefes alan ve
erkeksi burunlar devri” dedi.
*Sosyal, mesleki ve özel hayatı olumlu etkiliyor
Burun estetiği ameliyatlarının, dünya genelinde son yıllarda en fazla yapılan ameliyatlar arasında olduğunu anlatan Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları kaydet;
“Rinoplasti (burun estetiği) taleplerinin artmasının nedenleri arasında
şunlar söylenebilir. Sosyal medyanın da etkisiyle etkileyici bir profil
fotoğrafı, kişinin sosyal, mesleki ve özel hayatına olumlu katkıda
bulunuyor. Bu ameliyatların son yıllarda oldukça gelişen yöntemleri ile çok
daha öngörülebilir olması da, ameliyat olma isteğini arttırıyor. Ayrıca,
eskinden şehir efsanesine dönüşen ‘Burun estetiği ameliyatlarından sonra,
burun ucu düşer’ önyargısı da tamamen kaybolmuştur. Günümüzde kullandığımız
yöntemler ile bir ömür boyu ucu düşmeyen rinoplasti ameliyatları yapmak
mümkün” diye konuştu.
Burun estetiği ameliyatları, yoğun tecrübe gerektirir
Halk arasında çok daha basit ve kolay algılanmasına karşın, burun estetiği
ameliyatlarının oldukça özellikli, yoğun tecrübe ve ilgi gerektiren
ameliyatlardan birisi olduğunun altını çizen Doç. Dr. Seçkin Ulusoy,
şunları belirtti; “Bazen hastalarımız, ‘Ben sadece burnumun ucunu (veya sırtını) biraz törpületmeyi istiyorum; başka da bir şey istemiyorum’ diye geliyor. Ancak süreç, bu kadar basit olmayabiliyor. Başvuran hastalarımızı analiz
ettiğimizde, çoğu zaman burun içerisinde, valf dediğimiz hava geçiş
yollarında ve dış yüzeyinde, hem nefes almaya dönük, hem de estetik olarak
farklı çözülebilir sorunlar olduğunu görmekteyiz. Günümüzün bilgisayar
programları ve fotoğraflama teknikleriyle de bunları hastalarımıza
açıklayarak, doğru hedefler belirleyerek çok daha başarılı sonuçlar elde
etmek mümkün. Burun estetiği ameliyatlarında sıklıkla kullandığımız
Ultrasonik Piezo cerrahi sayesinde, revizyon dediğimiz ikinci kez ameliyat
olma oranları da oldukça düşmektedir” şeklinde konuştu.
yilmazparlar@yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder