8 Aralık 2019 Pazar

PwC ve ULI -Gayrimenkulde Gelişen Trendler Avrupa 2020 raporunun sonuçları-Yılmaz Parlar

Gayrimenkulde PropTech üstünlüğü

Teknolojinin yeniliği, sektördeki birçok noktaya dokunuyor, Buna ek olarak, PropTech'in üstünlüğünün endüstri üzerinde büyük bir etkisi var. 

PwC ve ULI iş birliği ile hazırlanan Gayrimenkulde Gelişen Trendler Avrupa 2020 raporunun sonuçlarını değerlendirdi.

ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal, Yeni bir akım olan Proptech gayrimenkullerin ve ilgili servis operasyon ve yönetim hizmetlerinin yeni teknolojileri kullanarak gayrimenkul ve teknolojinin içiçe geçmesi ile yatırımcı ve kullanıcılar için büyük avantajlar sağlayan bir gayrimenkul geliştirme uzmanlık alanı olarak bir kutup yıldız gibi parladığını söyledi.

PwC Türkiye Ortağı, Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu, bu yılın raporu; Sadece barınma ya da sadece iş odaklı gayrimenkul üretimi döneminin kapandığını, ülkemiz için de gayrimenkulün sağlayacağı kişisel ve toplumsal faydanın dikkate alındığı bir gayrimenkul planlamasının gerekli olduğunu belirtdi.  



PwC ve ULI iş birliği ile hazırlanan Gayrimenkulde Gelişen Trendler Avrupa 2020 raporunun sonuçları, 4 Aralık 2019 Çarşamba günü The Bosphorus Swissotel Hotelde açıklandı.
PwC Türkiye Ortağı, Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu, ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal açılış konuşması gerçekleştirdiler.  

PwC Türkiye Ortağı, Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu, Epos Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme A.Ş. Yönetici Ortağı ve ULI Türkiye İcra Kurulu Üyesi  Neşecan Çekici, Pamir - Soyuer Gayrimenkul Danışmanlık Şirket Ortağı ve ULI Türkiye İcra Kurulu Üyesi Firuz Soyuer, Dalfin Finansal ve Kurumsal Çözümler Ortağı Mustafa Aşkın, Doğaner Finansal Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ULI Türkiye İcra Kurulu Üyesi Dr. Berra Doğaner, Rel Collection Yiğit Şatıroğlu oturumda raporu açıkladılar ve yorum yaptılar.

Siyasal belirsizlik, ticaret savaşları ve kilit pazarlarda ekonomik büyümenin yavaşlaması Dünya çapında, Gayrimenkul endüstri şimdi sıkıca artan spekülasyonlar arasında riskli bir durumda..



Gayrimenkul yatırımcıları 2019’da ekonomik belirsizlik konusundaki endişeleri aynı zamanda, değerleri gözden geçirmek zorunda kaldılar.

Hızla değişen tüketici taleplerine cevap veren modellere ve sınır ötesi yatırım faaliyetine yönelme isteğinde olan gayrımenkul küresel bir durgunluk içinde olmasına rağmen, hala tercih edilen varlık gösteren sektör.

Tüketiciler çevresel ayak izlerinin giderek daha fazla farkındalar ve hem iş hem de oyun için kaynak verimli yapılar konusunda ısrar ediyorlar. 

Bunun da ötesinde, akıllı bina teknolojisi norm haline geliyor ve tüketiciler bu tür bir binanın vaat ettiği daha yüksek verimlilik ve düşük maliyetler istiyor. 
Değişen trendlerin nabzına dokunan ve tüketici davranışlarına uyum sağlayanlar, daha büyük bir kitleye hitap edecekleri ve daha fazla başarı kazanacakları öngörülüyor
Teknoloji odaklı inovasyon oyun değiştiricidir

Dördüncü Endüstri Devrimi'ni (veya Endüstri 4.0'ı) yönlendiren yeni teknoloji ile inovasyonun etkisiyle Gayrimenkul sektörüde, teknolojik gelişmelerle büyük ölçüde değişmiştir. Başarılı geliştiriciler ve yatırımcılar, içinde bulundukları pazarların ihtiyaç ve isteklerini dinliyor ve teknolojideki değişikliklere uyum sağlıyor, böylelikle avantaj sağlıyorlar.

Toplantının açılış konuşmasında; ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal, şehir içi ve şehir dışı Alışveriş Merkezlerinin gayrimenkul yatırımcıları tarafından artık listenin en sonlarında ve en az geliştirilen ve talep gören ticari gayrimenkul kategorisi olarak değerlendirildiğini söyledi. Baysal, “Avrupa’da gayrimenkul yatırımcılar hala temkinli ama yatırım yaptıkları gayrimenkul kategorilerinde geçmiş yıllardaki rapor araştırma sonuçlarına göre lojistik tesislerine, yaşlı bakım ve emekli evlerine, paylaşımlı ekonomi kapsamındaki karma kullanımlı yaşam projelerine, öğrenci yurtlarına, sağlık tesislerine, data merkezlerine, servisli apartmanlara, paylaşımlı ofislere, esnek hizmetler sunan servisli ofislere, endüstriyel depolara, self-servis depolama alanlarına, otellere, bilim parklarına, sosyal meskenlere ve şehir merkezlerindeki MİA bölgesi ofislerine kaymakta olduğunu gözlemlemekteyiz.”dedi



Proptech gayrimenkullerin ve ilgili servis operasyon ve yönetim hizmetlerinin yeni teknolojileri kullanarak gayrimenkul ve teknolojinin içiçe geçmesi ile yatırımcı ve kullanıcılar için büyük avantajlar sağlayan bir gayrimenkul geliştirme uzmanlık alanı olarak bir kutup yıldız gibi parlafığı söyleyen Baysal “Gayrimenkul geliştirmenin geleceğinin burada olduğuna dair adeta bir projektör gibi ışık tutarken, içerisinde konutların da yer aldığı karma kullanımlı projelerin de artık çok daha belirgin bir şehirleşme mozaiği olarak karşımıza çıkacak bir gayrimenkul geliştirme trendi olduğu da raporda ifade bulan en önemli eğilimlerden biridir.”Diyerek raporada atıf yaptı.

PwC Türkiye Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu   “900’e yakın katılımcının 2020 yılının Avrupa gayrimenkulü için tüm politik belirsizliklere, maliyet artışlarına ve karışıklıklara rağmen yine de olumlu geçeceğini söylemesi özellikle son yıllarda ortaya çıkan trend olan, artık gayrimenkulün sadece alınıp satılan ya da kiraya verilen bir yatırım aracı olmaktan uzaklaşmasının bir sonucu belki de. Raporda da söylendiği gibi iyi pazar dinamikleri, likidite, geleceğe yönelik özellikle de toplumsal refahı artırıcı adımlar ve kentsel mobilitenin artması ile gayrimenkulün bir hizmet ürünü haline dönüşmesi, gelişen teknolojik altyapı ile geleceğe daha umutla bakılmasına imkân sağlıyor.”dedi
Bayraktaroğlu  “Ülkemizde de kentlerin planlanmasında “insan” ve “toplum” odaklı kent uygulamalarının teknoloji ile birleştirilmesi sayesinde gayrimenkule erişimin kolaylaşmasını beklemek hiç de yanlış olmaz. Sadece barınma ya da sadece iş odaklı gayrimenkul üretimi döneminin kapandığını, ülkemiz için de gayrimenkulün sağlayacağı kişisel ve toplumsal faydanın dikkate alındığı bir gayrimenkul planlamasının gerekli olduğunu düşündürtüyor bu yılın raporu.”şeklinde yorum yaptı.



Rapora göre politika ve ekonomideki dalgalanmalara rağmen Avrupa genelinde sektör liderleri gayrimenkulün cazip ve talep gören bir yatırım alanı olmaya devam edeceği görüşündeler. Pozitif ama temkinli bir yaklaşımın öne çıktığı raporda, araştırmaya katılanların üçte ikisinden fazlası 2020 yılında; şirketlerine en büyük etkiyi artan inşaat maliyetlerinin yapacağını belirtti. Uygun fiyatlı konutların olmaması gayrimenkul yatırımcıları için hem endişe hem de fırsat yaratan alan olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıla göre önemli bir artışla katılımcıların % 61’i önümüzdeki yıl uygun fiyatlı konut konusunun daha da derinleşeceğini dile getiriyor.

Raporda; sektörün Avrupa ve dünya genelindeki politik belirsizliklerin gölgesinde kaldığı görüşü öne çıkıyor. Politik belirsizlik dünya genelinde katılımcıların % 81’i, Avrupa’daki katılımcıların ise % 70’i tarafından en önemli endişe kaynağı olarak gösteriliyor. Katılımcıların yaklaşık % 60’ı ulusal politikalar hakkında da endişeli. Bu oran, geçtiğimiz yıla göre oldukça yüksek ve bu durum yatırımcıların İngiltere ve Almanya pazarlarına yaklaşımını etkiliyor.

Çevresel, sosyal ve yönetişim konularına ilişkin endişeler sektörün gündeminde bir süredir yer tutarken, bu yıl bu konulara yaklaşımda anlamlı bir değişiklik olduğu görülüyor. Katılımcıların üçte ikisinden fazlası, çevresel sorunların işlerine etkisi hakkında endişeli olduklarını dile getiriyor. Kurumsal yatırımcılar çevresel, sosyal ve yönetişimsel yatırım kriterleri ortaya koyarken yatırım yöneticileri bu kriterleri karşılama çabası içindeler. Sektördeki diğer oyuncular da geliştirme projeleri ve yatırımların gelecekte Paris Anlaşması’nın şartlarına uygun olmasını sağlamak için artan yasal düzenlemelerden kaynaklanan emisyon azaltma hedeflerine uyum sağlamaya çalışıyorlar.

Raporda sektörün özellikle iklim riskleri konusunda daha da bilinçlendiği öne çıkıyor.  Araştırma katılımcılarının neredeyse yarısı, hâlihazırdaki gayrimenkul portföylerinde iklim değişikliği riskinin yükseldiğini, % 73’ü ise bu riskin önümüzdeki beş yılda daha da artmasını beklediğini belirtti.

Bu yılın raporundaki kent sıralamaları, katılımcıların likidite ve istikrar sunduğuna inanılan kentlere odaklandıklarını, pazara yön veren fırsatlara önem verdiklerini ve temkinli yaklaşımlarını yansıtıyor. Yatırımcıların 2020 yılı için Paris’i Brexit’ten, 2024 Olimpiyat Oyunlarından ve özellikle de Büyük Paris projesinden bekledikleri zincirleme fayda sebebi ile listenin başına yerleştirdiklerini görüyoruz.

Araştırmada yer alan 4 Alman kenti (Berlin, Frankfurt, Münih ve Hamburg ) de ilk on içinde yer alıyor. Bu sıralama, Almanya’nın ekonomisiyle ilgili endişeleri geçersiz kılarak “oldukça sağlıklı”  değerlendirildiğini gösteriyor. Benzer şekilde, iyi arz/ talep dinamikleri Amsterdam ve Madrid gibi kentleri de ilk ona sokmaya yetiyor.

Brexit’le ilgili süren endişelere rağmen, katılımcıların üçte birinin ‘iyi’ veya ‘çok iyi’ ; üçte birinin ise orta düzeyde olduğunu belirtmesiyle Londra bu yıl listede dördüncü sırada yer alıyor. Buna karşılık, özellikle merkezi iş alanlarındaki gayrimenkuller iyi performans göstermesine rağmen diğer İngiliz kentleri Manchester, Birmingham ve Edinburgh, hala Brexit’ten kaynaklanan belirsizliğin etkisi altında kaldığından listenin alt kısımlarında yer alıyorlar.31 Avrupa kentinin yer aldığı listede Türkiye’den temsil edilen tek kent olan İstanbul, bu yıl geçen yılki gibi sonuncu sırada değil ancak sadece Moskova’nın üzerinde 30. Sırada yer alıyor.Gayrimenkulde Gelişen Trendler Listesi’nin ilk 10 kenti; Paris, Berlin, Frankfurt, Londra, Madrid, Amsterdam, Münih, Hamburg, Barselona, Lizbon

Kentsel mobilite; Raporda aynı zamanda akıllı mobilite çözümlerinin daha fazla kullanımının, Avrupa kentlerinin başarı ve büyüme potansiyeli için ne kadar vazgeçilmez görüldüğü incelendi. Araştırma katılımcılarının yaklaşık %80’i gelişen mobilite ve altyapı çözümlerinin yatırım kararı alma süreçlerinde etkili olduğunu söylüyor.

Ulaşım bağlantısı, kent seçimini etkileyen en önemli faktör olarak görülüyor. Bisiklet/motosiklet ve araç paylaşımından otomatik araçlara kadar yeni çözümler, gayrimenkul yatırımcıları ve geliştiricilerin en değerli bina ve bölge tercihlerini değiştirebiliyor.


yilmazparlar@yahoo.com




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder